BİR ŞEHRİN İKİ YÜZÜBitmez inan bu şehrin ne derdi ne çilesi Bulutlar kara örtü geçirir de başına Güneş değmez bu kente, gözleri deşilesi Nedendir gurbet yağmış toprağına taşına Cennetten hicret etmiş, has bir bahçe, bir hancı Cehennem yangınından alev alev bir ateş İki yüzü var; farklı ! İkisi de yalancı Her birine kanarsın, bak her günümüz serkeş Kıyılarında yüzer avlanacak balıklar Elbet oltaya gelir cılız yüzgeçleriyle Serseri mayın gezer, burda alık salıklar Us duvarına çarpar zeka süzgeçleriyle Bu kent azgın bir deniz, değişen binbir beniz Anlayamadan yutar, gurbeti de anlarsın Biz bu şehrin ruhuna kondurulmuş bir beniz Gün geçtikçe değişir, özünü yalanlarsın Yitmez inan bu şehrin ne derdi ne çilesi Taze laleler soldu, karalara büründü Bir devirde parladı, yolundan geçilesi Başka devirde söndü, islerine süründü |