Su 7) Ömrüne Bereket Babam /dıpıl-ıpıl eser, hafif bir gündoğu rüzgarı, bir o yana savırır, bir bu yana yaslar başşakları en eyisi ardıma aldım ülüzgeri inanmazsınız gosayı yamıyo kerdenin ağırlığı var yaa, herkeşin tarlası böyle olsa valla ileşber guduru(r) çok geşmez hinci dalaz alır-gövün yüzüne savuru(r) yel değişdi kerdeyi yeniledim isdikamet Çataldepe çevrilividim, kerde birbirinin üsdüne mezbur benim garı sonrakı kerdenin altından gurtaramayo desdeyi kerdeyi dutduğun yer al sana deste yannardan ortaya an başından an başına yığın uzunnamasına Gundallı işi gibi gayafişi bi ora, bi bura yığın, bi o yığına, bi bu yığına bi o yanna kerde, bi bu yanna desde bir o yana bir bu yana, ortalık serildi ğaldı gözüyün alabildiği yer buyday, gözüyün alabildiği yer başşak, gözüyün alabildiği yer kerde, gözüyün alabildiği yer desde, gözüyün alabildiği yer yığın, yığ bobam yığ hüğ bobam hüğ çok geşmedi nerdeymiş, bobam çevresine erik çıkılamış bir kaş da armıt, elinde iki zerdeli arkamızda bitividi, belli ki boğazından geşmemiş aldım emme valla nutgum dutuldu, oldum sana bi samıt seninki eliynen yolmaya ğakdı, beceremedi zavallı, gamış gibi ekine hökmü geşmedi elini kesdirdi, emme “hu” demedi “yaa Hacımemedo(ğ)lu” dedim içimden, “kendini ileşber belleyodun de(ğil) mi?” el gosa vursa; “günah, isiraf, bol bulunca bulgur gaynadıyollar” deye olur olmaz laf ederdi.. kimbili(r) bana ne deycek hinci “-vur bakayın Hacı” dedi “vur o(ğ)lum vur” ha bobam ha ha goçum ha! serde genşlik var ga(y)ri kerdeler deste ğibi desdeler çıkla başşak gerneşiyon sonuna gadak vuruyon mu sana dırpanı Allah var daşa ğelmesin deye bireş okardan dutduruyon amma yenicekleyin de dişemişiyin gosayı bana mısın demeyo vur babam vur ser bobam ser, bobam memnin olma mı anam memnin olma mı yığdıkça yığınnarı deste alıyoz valla benim garının arkasında destenin arkası yere değiyo desteyi omuzladı mı, önünü göremeyo zavallı valla yığın yerini fehmetmeden geçip gediyo, şoo yana durup bakışıyoz elbirlik, “len bu andavalı nere ğeder ki” deyye zavallı an başında annayo meraya vardığını gel de gülme gel bobam gel gül bobam gül DİPNOT: ülüzger : rüzgar, yel kudurmak: azmak, yerine sığamamak kerde: ekin tırpan ile biçilirken alınan yol, yol genişliği, felti kosa dişemek:(tırpanı) daha keskinleştirmek için kosanın ağzını inceltmek için uSülünce dövmek |
tarla
çalışanlar
dedi kodular
tüccarın parlayan gözünde sömürülen çiftçi
hasan ağanın oğlunun gözlerinde hatçe
vb
çok güzeldi
tebrik ve saygılarımla