Bir satırlık Özlemek
Surlarına sırlarımı bağırdığım şehir
Gök kubbenin yenik gözü Hiçbir iskele adresim değildir Bıraktım dalmaları uzaklara Ay ve güneş şahidim ki, Unutmadım ezberimdir adı halâ Şubat her yaklaştığında Ve sis her çöktüğünde şarkılara Yeniden demlerim dudaklarımda Kitapçı önlerinden Issız sokaklardan geçemem Zayıf bir ihtimal Yaşamaktan gizlenirim Hevesini alıp başka düşlerden Düşüme düşer günün birinde Susarsa ağlarım Bu ağlamaklığım suskunluğundan Her çivi İçime çakılan Azaltmıyor beklemek isteğimi Yormuyor yüreğimi yoksunluk Çünkü biliyorum, Gururlanıyorum düşündükçe Birazdan gelip Çizgi oynayacak İp atlayacak neşeyle Kalem çekecek kaş arasına Sanki hiç gitmemiş gibi Saati soracak bana, Saat sen diyeceğim Evet özlemek Hem de bir satırlık sadece... |