kleptokrasi. güncellemesi
her gün. aynı nefretle uyanmanın
çekildiği yer neresiyse. işte orada o kör yangına tüneyen. aksak ay ada cücesi. ve gazel toplanan günler için. güncellemedir : hepimiz. demeye dili varmayan bir halkın. kafatası açıldığında saçılan rüyada idim. belli belirsiz bir kakışmanın eşliğinde. eşelenip duruyordu. baldırları et dolu yığınlar biz. yani aslı astarı olmayanlar gecikmiş atlıların ardından konuşuyorduk ekilince. cin çıkan tarlalarda ağlamaklı taşralı kızlar. ve o sündükçe sünen itina içinde içimize sinmeyen bir suskunluk vardı uygun adım yürününce yüzü ekşiyen meydanlardan geçtik hınç. ve ipe un seren sözcükler tazeciktiler. biraz terbiyeli birazdan fazla güncel ve kırışık tarih. taç takmış defneli başıyla taklarda. batmasını bekliyordu sabi sübyan taşıyan uğultunun gürültüyle doğrulan dağlar. sustu ve yılkı. yılanlı kuytuda taş kesilip içinden gece geçen kelebekleri kıtır kıtır kesti. gündüz gündüzde direksiz gökte birden bire parmakları açılınca. avuçları kan içinde bir beddua belirdi ışık hızıyla. yayılıyordu duldasında büyüyen çocuklar çok şaşkındı. tanrı geyşasını gizliden gizliye giydirip yeryüzüne salmış. elinde sallamasıyla bir cinnet. kalabalığa saldırmış sanıldı göz gözü görmüyordu. sular kabardı ve kunduzun sırtındaki sessizliğin erleri. emre riayet etmez olunca tanrı tanımaz çocuklara isyan. nazil oldu tutanaklar. tarih. taciz ve taklar ve tavsamış marşlar. allak bullaktılar bu uyanış karşısında. uyandım… |