GÖLGE TANIMAZ OTAĞINDöner içimde bayram yeri Kırda bırakılan bahçe gibi Sade kalabalıklar turunu tamamlayan dönme dolaplar. Şen kahkahalar atar çocuklar. mağrur bir gülümsemede amcalar. Yüreğimin kabuğunda acemi baloncunun hüznü var. Bağlarım her düğüme İpini kırdığım düş yolculuğumun rengini. En tepeden izlerim yolu yoldan geçenleri. Seyrederim şaşkın şaşkın sihirbaz çadırında oynanan dramı. Siner yaz sıcağı alnın ortasına. Fay çatlağı elleri alaycı gülüşü ile İlgi odağıdır çingene... Döner sinema şeridi gibi heveskâr ruhumda... Ejder tohumu gibi yeminli sözleri düşse mundar eyler hayali. Yağmalanır kehanet baklalar arasında... Kara trenler makas değiştirir gazete hüznü ile bakarım yollara. Asılmış yasaklı levhası da Son istasyona... Yürürüm keş ayrılığa Korkusuz kedersiz. Bitimsiz başlangıç yok bilirim Suyun solmadığı gerçeği bugün gibi aklımda. Yükseldikçe dönme dolaplar sorgulanır vadesiz hesaplar. Hayatın özetine devredilir iniş çıkışlı çarklar. El sallanır yaşama İlkel bir gümbürtünün boynunda Düşmeden selâlar vagonlara Boyanır gülüşler can boyasına. Döner akşam suskunluğu ezanın ayak seslerine... Boşluktan ibarettir güncesi düne ait hikayeye veda etmeli Dönüp durdukça soluklanır kim bilir kaçıncı kavurucu yaz sıcağı ? Yıkanmalı düşler emek ile sesleri dağa kaldırılmadan önce. Esnemeli tan yeri Uğur böceğinin kızıl kanatlarında Kasırganın kökünden söktüğü ağaçlar gibi sarsmalı yüreğimi tozu dumana katmalı aşk. Takılmalı kirpiklerime kıble yeşermeli yaşadığım kent ela gözlerinde. Son serenat sanadır Tanrının huzurunda ey yar. Gölge tanımaz otağın... Ferda Özsoy. |