T A R T I / L A M A Y A N/korku, karanlık tarafa dönen yoldur çıkıp koyulmazsan ecel o yolda seni bulur/ çıkamadım kara gölgemin arkasından yüreğimdeki kış öyle uzun sürdü ki hayâl bile edemedim yazın geleceğini sabah kapılarını kapardı yüzüme çıkamazdım geceden kanatlarım albatros/unkiler kadardı küçük/ tü mut hisselerine razıydım hep küçük saksılara sıkışmış çiçekler gibi kesif karanlıkta kalmış, küçük pencere tutsağı ben ki, büyük büyük değildi benliğimde yatanlar yine hızla akıyor zaman silgideki tebeşir tozunun zerresi elimde kalan açılamayan kalın bir sistir yaşamak hayatın yokuşunu tırmanırken arkasını göremediğimiz düzlük yaz biter güz gelir geceden güne / günden geceye geçer zaman yaşadıkça acıları da tadar insan mümkün değildir yazı /yı /lanı tekrar yazdırmak ân olur yüreğindeki acının sarsıntısını bir sen hissedersin pencerene dayak/ ken karanlığın eli günün eteğine ulaşamazsın hâlâ küçük düş/ üm/ ü biliyorum paslı bir bileyle ateşi yakıyor ellerimi sessiz soluğumla, ben büyüyorum gitgide belki de, hayatın öte tarafına yakınım şimdi/ lerde bilmiyorum nedir elimde kalan! üzerimizdeki gök koyulaşınca aklımızın yangınını ateşler gelip gelmeyeceğini bilmediğimiz fırtına zaman yine gece uykularım delik deşik biz düş/ ümle düşe / oturuyoruz diz dize dilim mağlup hüzünle çoşup taşan sus/ kunluk galip… bir bozkırda mahsurluğum sürerken yaşam ile paydası bir soluk çocukluğumun odasında oturmakta yaşam kaç hece ölüm kaç hecedir ağırlığınca tartılabilmesi mümkün olsa… Hâdiye Kaptan |
Mütevazi gönlü kutlarım...
.............................................. Saygı ve selamlar..