DÜŞ YANIĞI HAYAL......ihtiyar bir ömür gibi son deminde dağınık yatak.....! şimdi kutsal ne varsa boynunda sergilediğim uzun bir alnın çatısında ağaracak bundan eminim..... kapının eşiğinde hani soluk bir ayın paskalya bayramında çocuklar havari toplardı İsa/nın gözlerinden öyle bir hayaldi sanırım tasarladığım yada o kadar düşük kelimeler ağlamıştı/ki çanların rahibe sessizliği işte tamda oradan çıktım yola ve kaybettim olduğum tüm benliği..... denizin ıslak kumundan aşklar yaparız belki içine deniz kabuklarından sevişmeler üstünü seremoni kıvamında yakamozla örteriz arkam yanım sağım solum rutubet egzersizi şehir biz en acınası anıların rihter ölçekli resimlerinde ağlarız............ bağırıyorum hemde oldukça fiyakalı bir ses tonuyla deminden payı yalan bir İsa hayalinden denizin çevresindeki çıplak gerçeklere düştü terbiyeli kelimeler ben hem babil sentezi bir gerçeğim hemde anlattıklarımın Mezapotomya düşlerinde bir hayalim.......... saat kaça kurulmuş acaba en cimri zamanın sırtında vakitlerden en favori olanına kurulmuştur umarım çünkü şimdi bir aşkın nefesinde boyuna boyuna yıkanacak yüreğim ezberci yalanlardan uzak çok büyük bir rüyanın kurdelesini kesecek gözlerim aklına salıncak asılı hiç yaşamamış ama ölümsüz bir hayat konacak göğün askısına yani onca karmaşık sentez ve hayali sesler uğrayacak bana...... bak sen kendinde bile barındıramazken beni benden seni ölümsüz kılmamı istiyorsun garip bir aşkın avuçlarında hem yağmurlara küfür edeceksin hem bulutların ne kadar manidar olduğunda görüş ağlayacaksın bir anda biliyor/musun hayat bir anda boşalacak tüm santimetre alanlara kavruk bir kokuyla çığlıklar koşacak dillerin ahir aralığında gün çoktan ölmüş ve bizi çağırıyor olacak gittiği yere...... şimdi bu zıplamalı tuhaf hayali yalnızlığı yakma zamanıdır ardından küller savrulacak yorgun havanın mevsimine kelimeler birbirinden bağımsız koşacak göstergesi bozuk rüzgar kıpırdamadan duracak hayalin içinde ve sonra belki bir resim çizilir bunca saçma ayrıntı üzerine yada ayılmak/ta zorluk çeken bir şiir karalanır gök/kuşağı altı hazineye..... kafası dağınık bir sürü hayal geçiyor kapıların önünden.... |
ama iyi ki var düşlerimiz ve şiir ...