Okuduğunuz şiir 30.10.2013 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Aklı Kandırır -Masallar-
yaş ömürden toplanırken sona bırakılırmış aşk dokunulmazmış istenilirmiş ki ‘dağlara buğulu camlara’ yazılacak adların olsun…
uzun sürermiş -vakit azaltan- hazırlık korkulmuyorsa -sabır evinse- düğün dernekli şenlik ölüm yaşanırmış saatin durmadan…
yürürmüşüz o hiç güvenmediğimize sorsalar tarihini nefesin köşe bucak gün saklarmışız on yediden…
ne yıkanmış ne de paklanmış akıl varken -ahkammışız- kulken kulaymış inanmayışımız…
‘geldim’ derken çağırana olmazmış yüzümüzde kırmızı utanç susarmış kelimeler söylenirmiş şarkılar uyurmuşuz…
dizlerini ak toprak omzunu günahsız mahşer gözlerini acısız kıyamet düşünerek ‘söndürsünler ışıkları kararsın bu yoldan gayrısı’ dermişiz … .. de şaşıran cayan olduğumuzu silmeyelim sevgili .
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Aklı Kandırır -Masallar- şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Aklı Kandırır -Masallar- şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
‘geldim’ derken çağırana olmazmış yüzümüzde kırmızı utanç susarmış kelimeler söylenirmiş şarkılar uyurmuşuz
tamda söylenmemiş kelimler dilimin ucundayken geç okunmuşluğa geç kalınmışlığa başımla beraber susmuşluğa gözlerim açık uyurmuşluğuma verin şiirleriniz tümünden okuma ayrıcalığını yaşadım gayrı gözlerim takibciniz olacak hislerimle tebrikler ruhunuz üşümesin
ne yıkanmış ne de paklanmış akıl varken -ahkammışız- kulken kulaymış inanmayışımız…
MERHABALAR GÖNÜL DOSTU İNSAN ; HER NE KADAR BEN GECİKMİŞ OLSAMDA TAZE DUYGULARLA OKUDUM DİZELERDEKİ YANSIMAYI..GÜNE GELMEYİ HAK ETMİŞ DİZELERDİ..ÇOK ÇOK GÜZEL VEDE ANLAMLIYDI YİNE..YÜREĞİNİZ VEDE KALEMİNİZ DERT GÖRMESİN.. KUTLUYORUM KALEMİNİZİ VEDE EMEĞİNİZİ.. SELAM VEV SAYGIMLA..
Şaşıran, cayan ve en önemlisi unutan bir varlık insan ancak insan... İnsan duygularını sığdırmak istese de kelimelere, taşar taşıyamaz kelimeler... Tıpkı şiirinizden taşan duygularınız gibi tebrik ederim. Saygı ve Selamlarımla...
yıkanmak... aklanıp paklanmadıktan sonra neye yarar halimiz uykulu ve hep cayan olduğumuzu anladığımız an'da çok geç hadi şiir bir kez daha gözlerimizden salınarak geç keyfle ve teşekkürlerimizi ileterek şaire
Epro izi bir güzel sinmiş dizelere, biri okusa bu Epro' dur diyeceklerimden.
...
Hım gözü kapalı yaşıyoruz hayatı canım iz bırakmıyor pişmanlıklarımız, yenilerine hazırlanıyoruz hep. Yedeğimizde hep günah, hep hevesler, hep hep...
17' den gün saymak zor geliyor. Ben bugünlerde çok yaşlılara takılıp kalıyorum. Nerde görsem, kendi yaşlılığım aklıma geliyor. Ah diyorum bu kadar yaşlanacak mıyım? :(
Allah hayırlı ömürler versin hepimize. Ölümler ve...
...
Çok güzel, detaya kaçmadan, keseden gidiyor senin şiirlerin.
:) Sen benim neden böyle içimsin (iyi ki öylemsin)
Pişmanlıklarımız bizi biz yapıyor galiba ve bunun için şükür derken e işte kuluz yeniden yine'lerimiz devam...devam...
17 işte ah o yaş ah ettiriyor boşa geçmişliğe düşünsene seneye bir torunum olmuş ve ben gelecek sene 40 yaşındayım ne oldu hemen geldi işte o çok yaşlılık :) gelsin ve hayırlara çeksin hepimizi...(inşallah)
Şiir. Okudum. İlk aklıma düşenleri unutmadan not edip öyle geçeyim diyorum dallara budaklara. Bilirsin, aklımın hava ile arasındaki mesâfenin karış hesâbına gücüm yetmez. Hayır inan suçum yok, matematiğin cılızlığından tersime biçilmiş kaftan. Unuturum maazallah. Yoksa vakit çok iken dışarılarda, bulutların mavi yeşil yamaçlarında bilirdim elbet sıra sıra selvi selvi âleme nispet deyi meydan muharebelerine kuru kavak salkım saçak abaküs tânelerinden dizmeyi. Sonra da senin bu şirinde başrolü giydirdiklerini bir tarafa atıp tek başıma aktrist olmayı da gör ki bana göre değil.
Evvelâ bizim şarkımız. Takıldım, sonra topla kendini dedim, şiir okuyacaksın ve izin verirlerse inşallah üzerine de konuşacaksın – izin verirlerse dediğim, bilirsin trafik-. Şarkılar. Kavak yellerinden şahsa mübnhâsır yâni yalnızca birileri için midir bu yoksa ciddi ciddi –yaşamayan görmedim- her nefsin imtihanı mıdır. İmtihan, tuhaf bir kelime. Bugün. Sabah vakitlerinde yolları izlerken ya da dün akşam da olabilir, yollara bakarken –içimden isyâna değen tellere dâir estağfurullah nâmeleri ile- ne yâhu bu dedim. Hani her taş çakıl rûh’umun bilmediğim âlemlerdeyken sipârişi mi bunlar..
Herkeslerimn ara ara değişik tonlarla seslendirdiği replikten kıssaca..
Bu böyledir. Yine aklımdan geçiriyordum, ben hiçbir sınava iki kere girmedim de şu hergünün illetine ha bire girip tökezlemek neye.
Bu kinâyelerle bezili bir yapıt ve niyeti bu olmamış olsa da kalemin, kem fikrim yok. Son dizelere henüz varmadan, yâhu dedim tamam bir şeyler anlatılmış. Bir şeylerden rahatsız olunduğu var ki bu, rûh ya da kâlb kıssaca, nefse meydan okumak mıdır. Öğüt severiz, öyle olmamış oysa.
“den’den beri den’dene”
De dememiş kalem.. –söylemesem olmaz- Bir film izliyorduk geçende. Yiğit kılıklı bir efendinin cümlelerine hele:
-yakarım dünyayı senin için..
Oyy bir ömür gülsem yetmez. Diyorsun sen de – sen demesen de ben diyorum-. Benzerlerle geçen ömür. Bu cümle şiirin giriş ve gelişmesini anlatıyor. Sen bunu zâten biliyorsun bir daha yazmamın ya da şiirin tefsir meâlini buraya düşmemin anlamı ne ki – nesirdedir ya giriş gelişme, gül hadi sen de-. Şşşş.. Türkçe derslerinde nesir için yâni o zamanların şu öss sınavında başarılı olmamız için bir taktik öğretmişlerdi. Son cümle cevâbınızdır. Neyin cevâbı, söylemem. Kopya yasaktı.
Şiirlerde hep değildir, nâdirdir. Son dizeye ihtiyaç duyulması gerekir derim bir şiirde, nâdiren lûtfedilse bile bu kıt aklımla idrâk edebildiğime göre, esas şiirlerden olurlar bunlar. Son iki dizeye gelene kadar aklım hâlâ yukarılardaydı. Ziyân ziyân eyvah dedim. Şiir ziyânı değil, ömürlerin ziyânı. Ve o not. Yine yukarılarda imtihan dediydim. Herkeste mi aynı, hayır. İrâdeye efendi olanlar var ve bu şiir o “dağlara buğulu camlara..” eyvah değil, onlarla kıyâmeti hazırlanıyor olsa da dünyanın, cayanlar da var diyor sanki.. Şiir bu kadar hayattı anlayacağın.
Aklım karışık inan ki. Şiiri böyle süzdüm ve yüzüm güldü. Yollara kızgınlığım geçti sanki. Omuzlarım göçtü göçecek ammâ diyorsun hani:
“de şaşıran cayan olduğumuzu silmeyelim sevgili”
Leylâ’sını da severim Mecnûn’u da ama aklım o kadar masallarda yaşamıyor. Şiire diyorum, bu bir tek şiire yakışıyor. Ve şiir ömür içinde ne denli tutunursa artık kâlbe de yakıştırır herhâlde –inan târihte böyle bir hâdise yaşanmamış, yâni çok iyi yazıp da çok iyi sevene ve buna mukabil mutluyum diyene rastlanmamış, biz silmeyenlerden olalım yine de en azından umut edelim-…
Uzun lafın kısası. Nazar âh nazar.
Özenle hazırlayıp okura sunmuş olduğunuz şiirinize verdiğiniz emekten ötürü diyorum, çokça beyazlara. Arabasına olmasa da güllere efendim, güllere..
Sevgimle jan..
**Havin_** tarafından 10/31/2013 12:32:44 PM zamanında düzenlenmiştir.
Değil mi ya bunca uzun ömür verilmiş deliksiz uykulara ne deyi hasret tutalım ki gözlerimizi..
Uyku.. Geçende biri dedi ki "uykuyla ilgili sorunun var değil mi-çok bilgiç bir edâ ile-". Evet dedim, söyle bakalım: uyuyamıyor muyum, uyanamıyor muyum.. Sustu izledi, güldüm ben de. Uyku, büyük sorun da neresinde olduğumuzu bilememek en büyük sorun.
Dışarı, gidelim tabiî. Mekânı sen seç beğen, gidelim en kısa zamanda.
Ne de olsa hepimiz uyumayı severiz -hazırız- neden hazır olmayalım ki bitmeyecek zannettiğimiz uzun bir yaşam sunulmuşken… Ne demiştik insan adayı olarak gelmişiz…
Yani işte uyuruz belki de bir yangının ortasına giderken kendi aklımızla götürmeyelim ateşi su’yumuz henüz dilimizdeyken tüm şaşıranlar olarak -Amin-
Çok fazla aram iyi değildir kelimelerle yazmak (daha çok sesle yaparım ) bilinir bu sevdiklerim ve tanıyanlar tarafından o yüzden okuyan ve uyandırmaya vesile olacakları paylaşanların hepsine teşekkür dahil daha-larını sunabileceğim malumdur… Ve sen de dahasısın biliyorsun.
(yine sarılarak içimizi rahatlatırız bi defa da dışarda yapalım bunu ) (neden içimden konuştuğumu yazıyorum onu da anlamıyorum) halbuki o kadarını yapabiliyorum:) (öpüyorum da yazayım) yazdım.
Şiirin dağlarında ovalarında gezindim. göğünde soluklandım bir nefeslik mavilik diledim. suyundan içmek için eğildim ırmakların sesi gelir dedim az biraz işitir gibi oldum o çağrıyı. sağırlığıma saydım kalanı. biraz içtim.geçtim çokça körlüğümden.
Bir ömürde seyahat uzun bir yolculuk sanılanın aksine…inancınızı yitirmeden adımlamak ömrü. ve ne güzel demişsiniz “ sabır evinse “ korkulmuyor ölüm şenlik.
olmazmış yüzümüzde
kırmızı utanç
susarmış kelimeler
söylenirmiş şarkılar
uyurmuşuz
tamda söylenmemiş kelimler dilimin ucundayken
geç okunmuşluğa
geç kalınmışlığa
başımla beraber susmuşluğa
gözlerim açık uyurmuşluğuma verin
şiirleriniz tümünden okuma ayrıcalığını yaşadım
gayrı gözlerim takibciniz olacak hislerimle
tebrikler ruhunuz üşümesin