Kahve Çakıl Taşı________________________ BUGÜNDEN BAŞLAYALIM UNUTMAYA ... Değer verirken can’ına ölür mü insan Yüzü silinirken yüzümden Susar mı sadece içinden içime Biliyorsun Sana aşık kalbimin aklıma isyanıdır bu Acılarımın tebessüme Gözlerinin Azrail’ime davetidir sancıların Gece; Penceremden bakmayan yıldızlar için Kireçten korkular siner yüzümün duvarlarına İklimsiz mum Erir kan revan içinde Yelkensiz gemi dolaşır yastığımın göz yaşı denizlerinde Sana uzak Bana kırgın bir rota Hiçlik dediğin yakamda körün ilmeği Bilmiyorum senden başka alamet Rüzgar için esecek nefes Gidecek istikamet Ateşin azer yanı aşk Demlenir dudaklarında İçemem Hicretim hala göğsünün sol yanında Sevemem Gidiyorsun alevli fırtınanın ortasında Korkmadan Turab savrulur Yağmur görmez yüzüme Çöl olur yanaklarım Çatlar tüm arsızlığıyla Ziyan-ı zamanım takvimde Yerle yeksan sayfalar gibi Hala bıçak çeken yanlarım varken yakamoz düşlerime Kızıyorum hala denize de "Çekil git ayağımın altından" diyorum Son sigarasını son cümlesine yakmış birinden Daha da deli değilsin ya bu gece Sarmıyorsun buz kesen kollarınla Bırak kalayım bari Dalga geçen ucuz kokunda Gidişinin ardında görüyorum kendimi Bir nokta kadar Elif’ten Vav’a Külden dumana dönen Susmayan çığlıklarımı gömerken koynuma Hapsediyorum kaburgamdan çıkan anıları Gel güzelin -di li geçmiş zamanı Bugünden başlayalım unutmaya Zamanın göz yaşını ziyan etmeden Gülhan kalsın kirpiklerinde Eylül kalsın ceplerimde Sen gül yine kahve çakıl taşı gözlerinle Kaybolalım şiirin en güzel yerlerinde __________________________ YARIN YİNE BİZİM OLSUN DİYE... |