Düşerdim, düştümHerkesin vardır söyleyecek bir şeyi, hele ki parçalanmışken birleşmek adına Biraz mavi, tanıdık şeyler, kırık dokuzlu ve enteresan günler, …diyorum ki güzel bir şarkıydı, aylardan ekim, tarlalar nadasa bırakılmıştı Burnumun içi sızlardı, enteresan bir dündü mesela …hiçbir şey olmadı, Aynı şeyleri okuyup atınca bir kenara Felek varlığından usandı Siniri alınmış uykulardan ötürü batan gemi sırta doğru öpücükler şehrinden korkunç hayallerini siyah bir poşete doldurup atıyorlardı kendilerini işsiz sıkıntılara. Ben bildiğim güneşi arzuladım, güneş bildiğimiz Ay’ın yâri …hilkat cazibesini parçalardı. Manası yok el yazılarını okumaya teninde kırışıkları geçmişin dalgasına bakan deniz ölümlü dünya kapanan kaçıncı sahne, parlak ışıklar ve dualar hayaller dahi belki de inananlar inanmazdı, birbiri ardına giyilmiş üstlerden ne fayda, yürek üşümek istedikten sonra. Reddedilmesi güç sözler aldım yatağın ucu ıslak mide ağrıları darmadağın oda ve bidonlar, mutluluk dolu çantalar taşıdı kutsal saçını kadavranın biraz fransız filmi gibi tam öpecekken anlıyor kadın sevmediğini adam ansızın karanlık deliklerinde kan açılan eller bilek aynası ömrün Bunları iteledim kanepenin altına Dün enteresan bir hiçlikle kapandı …akan su da bulandı, kadınlar, erkekler aynı topraktan fışkırıp ağladı Herkesin vardır söyleyecek bir şeyi, bana, benim olmayanlar kaldı Merhaba üç hecelik yoldaşım dedim Merhaba şeb-i canım Bahtın defterinden koparılmaz efkarın yaşı Düşerdim, düştüm ...artık hapistir göğse cehennem Bir ses kulağımda, Ardı sıra kaç defa üzerinden geçildiği bilinmez haysiyet …biri öpüp onu gözlerinden gece, bir daha yüzüne bakmadı |
bu şiir çokca üşümek
uzun bir bekleyiş...
kâfi gelmeyen elde duâ
~~
karanlığa güneş doğar mı... sanmak elde kalan mâî kanış.