Usulsüz sevmekŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Zamansız düşer gönül bağı sevdaya. Geçmiş geçmiyor ki bir an da.
Yenilirken hayat en büyük acılara, usulsüz sever yürek..
Her gün bin defa ölmek gibi
Çaresiz eylemdi göz pınarlarından süzülen yaş Kahır ederken gönül susuzluğuna, yeşermeyen düşlerin En eşsiz hatırası kaldı tozlu rafında ömrün Silik sayfalar da cümleler dolusu hikayemizin Yağmurdan önce ağladı deniz Sarpa sarmış düşüncelerin ehli zamanlarında Dalgalarında savrulurken gençlik Ant olsun dediği ne varsa Sürer yüzüne gözüne fırtınasında, boğulmadan önce hayatın Sevmedi, çok sevdi insanları Sevdikçe azalırken benliği aklın ücra köşelerinde Belki bir gün, bir gün gelecekti karmasına sığınılmış yalanların Yabancı değildi, yalnız kalışları Sorguya çekilmiş suçların en asiliydi sevgi Adım başı bir parça alırken ömürden Prangası acıtırken canı Hiç olmamışcasına sürgün edilirken gözler Vazgeçmeye mahkum bırakıldı yine yeniden Hangi haykırış kavuşturur ki elleri Ağır yenilgiler verirken mavi Ağıtlar yine yetmedi Sürgün edilmiş sevdaya Sus,dinle,düşün Kendinden çok başka yüreğin kimi sevdi Bir dilek tut çocuk, ne siyah olsun nede yalan Bil ki sana en çok beyaz yakışır s.ç |
Usulsüz seversen yalnız ölürsün dedi..
Dinlemedim..
Şimdi heryer duman altı..