SAÇLARIN
Omuzlarından beline kıvrılan bir nehir gibi
Uzar iklimler üzere saçların Hayat bahşeder kuruyan yüreklere Yedi bölge dört mevsim Namusluca öptüm her bir telini Dudaklarımdan sarı sıcak güneş yükseldi Kıskanç bir rüzgar değdi buklelerine Doru küheylanlar gibi salındı saçların Gönlünden gönlüme atılan ilmektir Zincir zincir tutsak olduğum saçların Kızıl tellerinin ucunda yanar yüreğim Yanar yok olurum sevdiğim Duasız gömülürüm uzaklara dalan gözlerine Kefenime iplik iplik örülür Bahar kokan saçların Umutsuz yol ayrımıdır son virajım İdamıma ferman berduş saçların Kentimden ülkeme ve kainata Tütsülenir kokusu Çektikçe ciğerlere parça parça Sarar ruhu bir ölüm uykusu Ellerim korkusuzca gezinirse bir gün Gül kurusu güneş huzmesi ateş saçlarında Lal kalayım dalıp dalıp gideyim maveraya Çatlasa da varlığından mahrum kalbim Cennette bir olalım Geri kalsın bu adı batasıca dünya Rüzgara emanet bırak nar çiçeği saçlarını Yağmurlarla yıkasın Gül kokusu sarsın her yanı Mütebessim yüzler dinlensin gölgesinde Aşka kınalı saçlarının Bırak güneş raks etsin omuzlarında Böyle bir destan daha yazılmamıştır Sana kul olanların anayurdunda Savur heybetli saçlarını kelebekler uçuşsun Yürü yüreğine ant içtiğim Ardın sıra Mecnunların tutuşsun Bir telinin hatırına hünkar gönlüm Kem gözlere eyler akın Yeni bir dünya savaşına müsebbip Itır ıtır kokan mest saçların… |
İlk defa defterde saçlar üzerine bir şiir okuyorum ve hayran kaldım. İstisnasız.........
Halk şiirinde de Divan şiirinde de sevgilinin zülfüne sözler edilmiştir, ama ilk defa serbest bir şiirde böylesine naif dizelerle karşılaşıyorum.
Çok yaşa sen e mi? Hep böyle güzel yaz, hep böyle ince.
Kutlarım, çok çok beğendim sevgili arkadaşım.