Hocam 5-biraz sonra tekrar, yine çalar kalbim duracak sandım, açtım “-özür dilerim kapatmak zorunda kaldım kapıyı çalmadan gelir gider kaynım” konuyu değiştirmek lazım “-kızlar nasıl.. şirincanlar çok tatlılar canlarııımm” …. “-anlıyorum seni, bana güvenmiyorsun oysa ben.. seni tanıdığımdan beri senden başka bir şey düşünmüyorum” memnun, hiç tatmadığım başka bir mutluluk kaplıyordu içimi söyleyeceğim çok şey vardı, onu çok seviyordum; ama sustum.. sesimi unutmuştum.. susmuştuk.. nefeslerimizi duyuyorduk.. onun sesini duymak, söylediklerini kaçırmamak istiyordum baskın, şuh, tatlı, sorgulayan bir “-evvet?” dedi “-ne evveett?” “-sen?” usulca “-ben de” diyebildim duydu mu? duymadı mı? bilmiyorum gene o baskın.. kadınsı şuh ses kiii.. hem de bu defa kahkaha eşliğinde “-ne sen de” dedi “-ben de işte..” dedim çok sonra “-ben de hep seni düşünüyorum seni çok seviyorum” diyebildim .. “-her şeyden.. herkesten çok..ben de hem de ta ilk günden beri” “ama bu başka bir şey”di “sevmekten öte” “seni yaşamak sanki” “sende yaşamak içimde seni yaşatmak” “biliyorum” dedi “benimki de öyle” aklımda bir şey yok, bir şey gelmiyor bir şarkıdan, yabancı bir şairden dörtlük bu nasıl profesörlük otuzun üstünde kitap bu köylü çocuk karşısında bitap en güzeli soruya soru ile cevap “-nasıl yani” “-bak şimdi sen sabah zeytinyağlı yumurta yedin değil mi domates-peynir, kaysı reçeli” hiç düşünmeden “evet” dedim “yanında da çok açık çay” (aslında vişne reçeli idi) yahu nasıl bildin ki “nefesin hala yumurta kokuyor” dedi dişimi fırçalamamışım gibi bir utandım ki “-ben de hep seninleyim, gece ikiydi uyandım başında bekledim iki buçuk gibi usandım beklemekten, gözlerini özledim öptüm gözlerinden uyandırdım kıyamam sana bebeğim” “bebeğim” sarsın sarmalasın ilgilensin şefkat göstersin başımı öpsün istedim bebekleştiimm “-beni çok sev, muhtacım sana” dedim “-kıyamam sana güzeliiimm neden söylemedin peki” bu defa kızgındı “-bilmeem” .. “-buna hakkım var mı” bir anne şefkati, bir büyük korumacılığı “-kıyamaaamm, canım benimmmm”.. ben seni çok özlerim.. yollardan gözlerim.. ismini sayıklarım hocacııımm” şimdi alaycı “-ne diye” .. “-sen benim adımı biliyor musun” aklıma ilk geldi “-güüülll” “gülün sana kurban olsun, masumummm” ilgimin fark edilmemesi için onu kimselerden soramadığımı unuttum.. … sevdim bu ismi, sen bana hep “gülüm” de “güülllüüümmm!” sahi neydi adı sordum “güüülll” dedi beni taklit ederek.. sevincime bereket ömrüme bahar dallarıma tomurcuk ekleyerek “benim güneşim olur musun” “olmaz” dedim “-nedeen!!” .. “sen böylesine güzelken .. “ilahemken .. ben ancak senin kulun kölen, sevdalın olurum, sen de benim Sultanım!..” “-beni güzel mi buluyorsun” “-hem de çook” oysa hiç düşünmemiştim o ana kadar aklıma bile gelmedi “-yemin ederim çok güzelsin” … “sen de çok güzelsin..” “..” “-gülüüm” “-güzeliimm” yarın erkenden ararım *** *** kib ssmm ben aramadan arama cnm *** |
tebrikler,
selâmlar kardeşim..