ilk Mektep -10 son
.
ziyafet öğretmen; herkesten para toplar hemen yemek hazırlatır ‘el-pençe divan’ durur horoz, rakı, yoğurt turşu buldurur valizine bal-peynir, süt, yoğurt, dolaz doldurur okul hayrına diye, para istenmezdi hiç kimse ya da onlar da fırsat kolluyorlardı ki, bu sayede gebe bıraktık hissederlerdi, öğretmencezi kollamazlardı öksüzü-yetimi nedense yaşlıyı, fakiri, Allahın garibini zavallı öğretmen; kimsenin okumayacağı; müfettiş kitaplarını satar, para toplar bilmezdik; “çiçeklerin dili” ne işimize yarar hangi imt(ih)anda çıkar ne verir, ne öğretirdi hiç birimiz anlatılan çiçekleri görmemişti, koklamamıştı, rengini bilmezdi hatta adlarını bile telaffuz edemezdi bi dene “nergis” vardı aş(i)na olduğum, Keklikoğlunun kızı ağabeymin akranı onu da görsem bile ben tanımam bilmem, çok oldular şehre göçeli sanmıyorum o kitaptan alanlar “çiçeklerin dilini” okumuş olsunlar belki de kitap okumaktan bu yüzden caydılar karacahil kaldılar.. bizim köyde yaygın cahilliğin belki; en büyük müsebbibi o cahil sözde öğretmen, o iriyarı çatıkkaşlı müfettiş, o zoraki satılan müfettişin kitabı ya da yalakalık adına bu kitabı alanlardı köy karacahil kaldı.. ben sizin gibi ama; hemen herkes aldı o kitaptan o kitabı alannar sayasında yırtdık sıra dayağından öğretmenimiz de memnun du artık biz de; farkına vardık; okuldan, öğretmenden, çiftçilikten maada çiçekler vardı bizimkilerden başka hatta çiçeklerin de dili okul öğretmen içindi çocuklar için değil, ama dünya müfettiş içindi bal-peynir, süt, yoğurt, dolaz bulundurmayan köylü olamaz talebeler için de; bilmekten, öğrenmekten farklı şeyler de varmış müfettişten bize “aferin” bizden ona alkış.. bütün köylü.. talebeler alkışladık baybay etdik.. bitaha yerlimalı yapdık hayat böyle daha güzeldi tayinini halletti, halinden memnun öğretmen işin yoksa ilme boya, fenne batır-çıkar onca çocuğu deli misin Alla(hını sever)sen almayan kafalarına sokmak için didin İskiti-Hunu “başka yapacak işi” olan öğretmen olur muydu gerçi bu sayede yırttık ilerberlikten öğrendik çiftçiliği, ileşberliği sildik lügatten öğrendik de ne oldu çifçi ileşberden bin perişan mal bedeli borçlandı fayızınan pangadan öretmeeen.., o gitti, hiç aramadı bizi, birkaç yıl öğretmensiz (cahil) kaldık anmadık, aramadık anmadı anmadık eksikliğin farkına varmadık anmadık, aramadık olmadığının farkına varamadık.. biri ondan “öretmen” diye bahsetse kayarlardık “-o öretmenise” diye bir sinkaf gelirdi ekabir dakımından Gabak Öretmen ne? “adamdı adam” arkası var da gereği yok not Kabak Öğretmen Senirkentli Arif Ali Bıçaklı 2 yıl önce vefat etti Cennet Mekan Olsun benim öğretmenim olmadı hiç ama Öğretmenmiş. senim sonraları özel öğretmenlerim oldu Sn Özdemir Öztürk Sn Halis Baş Sn İsmet Traş Sn Ayfer Kahyaoğlu Benzet Sn Necmettin Erdoğan Sn Orhan Türkdoğan üzerimizde emeği olan nicelerine saygılar sunar ellerinden öperim. not: seri şiirlerde bölümlr anlamsız kalabiliyor özür dileyerek, baştan ve sıralı okunmasını tavsiye ederim.. ben yaşadığımız şiiri aktarma gayretindeyim.. . |