Ey Türk Gençliği!
Ey Türk Gençliği!
Mustafa Kemal Atatürk 20 Ekim 1927 “Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir” Seksen altı sene geçmiş aradan, Tarihler yazılmış, aktan karadan, Kurtulmasa millet, hain yaradan, İstiklal uğruna yılmadı Atam. Öğdüğün gençlerin en gür avazı, Ateşe dndürdü, kışta ayazı. Ülke sevdasına, namaz niyazı, Haktan gayrisine kılmadı Atam. “Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır” Haklısın Mustafam, ey Kemal paşa, Bir avuç azınlık, düşmana maşa, Kalemi bırakıp, sarılmış taşa, Tarihten dersini almadı Atam. O temel kaçıncı deprem geçirdi, Harabat yurdunda zehir içirdi, İzinden gidenin, önü zifirdi, Sözünün özüne dalmadı Atam. O kutsal hazine şimdi talandır, Arkana saklanan bedbaht olandır, Söylemler, eylemler çoğu yalandır, Cumhura sadakat kalmadı Atam. "Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin!" Müdafa yerine, ihanet hakim, Babalar cellattır, oğullar akim, Akılla vicdanla gerçek müstakim, Kendini meydana salmadı Atam. Müsait ortamı gerenler oldu, Haince maksta erenler oldu, Bu havada servet derenler oldu, Anlayanlar çok geç anladı Atam. "Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler" Mağlüpler kendini galip sanıyor, Şapşallar aptala hemen kanıyor, Serseri tetikle ülke yanıyor, Bu gün güle zehir damladı Atam. Düşmanın elinde bütün istidlal, Hainler elinden, öldü istiklal, Cumhura karardı, eyvah istikbal, Varisin mümessil olmadı Atam. Senin savştığın, kalleş ceddiler, Millet galip iken, cana yettiler, Bu Cennet vatanı ateş ettiler, Yinede al bayrak solmadı Atam. "Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir" Ardı kesilmeyen cebir ve hile, Şaşırtır dostları, düşmanı bile, Çalarlar çanları, basarlar zile, Milletin çilesi dolmadı Atam. Cumhurun serveti taksim edildi, Sandıktan korkarak, zanna gidildi, Terör ve anarşi, bil ki sebildi, Muradın yerini bulmadı Atam. Bedbahtlar işgali hala sürüyor, İnsanımız sus pus, itler ürüyor, Dünü, bu günüde dünya görüyor, Şükür inancımız ulmadı Atam. "Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler" İktidar muktedir, muhalif gafil, Sözde sanatçılar, aydınlar cahil, Kapitalist zümre bunlara dahil, Verdiğin öğüde kanmadı Atam. Bunların ruhuna sinmiş dalalaet, İsyanlar içinde arar adalet, Umulmayan yerden gelen cehalet, İnsanca insanı banmadı Atam. "Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir" Harap ve bitaptan çoktan geçildi, Senden sonra ilk kez huzur içildi, Yazık ki haince fidan biçildi, Zalimin ciğeri yanmadı Atam. "Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!" Diriler suskundur, ölüler hortlak, Heykelin ardında, saklanır korkak, Aklınca rozetle, mirasa ortak, Kanımıza maya çalmadı Atam. Hitaben duvarada asılı durur, Sözün ezber olur, manası kurur, Bizi içimizden kalleşler vurur, Hakikatte seni anmadı Atam. Bir gülün dilinden ne anlar söğüt? Bilene sermaye, duyana öğüt, Ardında milyonlar yaralı yiğit, Özlü sözü üvey sanmadı Atam. 29.06.2013...Mustafa Yaralı |
Saygılarımla