Tefrikalı şiir. İkibir yazar. niye bunları yazar diye düşündüm. böyle şeyler düşünmenin zamanı değil dedi. evdeki biri mercanköşkün uzayan kollarından birini tutunup su içmek için eğilen karınca kırmış evdeki biri karıncaya çok kırılmış karınca düştüğü yerdeki sudan boğulunca eve boğuk bir hava hakim olmuştu o sırada. yazarı düşünen düşünceli halimle ben olan bitene sırt dönmüş oldum. doğru çünkü söz düşünceyi fethediyor oysa yazı. egemenliği altına alıyordu ya da hiç değilse Benjamin bunun için içini zehirle kalaylıyordu olanca kızgınlığı ile dışarıda biriken bazıları. içeri girmeye kalkıştı yazardan izin istediler. ama beni umursayan çıkmadı oysa yazar. engebeye öfkelenip kabaralı ayaklarıyla başını ezen. yolcuyu kurtaramayınca kaçmış uyku sersemliği ile ele geçen yolcu ne yapacağını şaşırmıştı. evdeki ve dışarıdaki biri artık bilemiyorum belki de birileri kimseyi kimlik bilgisi ile hatırlamıyorum yolcuyu hırpalayarak. yoldan alıkoydular hengame sona erdi. evdeki sorular kolonyalı sular. dışarıdaki kurgular kaybolunca ölü karıncanın cesedinden çıkan ıslık parçalanmış tonozlar ve toz duman çekilince kenara yani yazar belirdi kenarda. şaşkındı bütün bunları o yazmış olamazdı bütün bunları ben yaşamış olamazdım elbette bütün bunlar da böyle olmuş olamazlardı 2162bin13İst. |
"başlarını ez" dedi birileri, "bereketi kaçacak buraların".
oysa bereket karıncaların ayak izlerinde idi
ve oysa hiç kimsenin bu dünyada karınca kadar dahi izi yoktu.
öyle işte:)