LÜTFUN KAHRINDA GİZLİ
Yine yeni bir şafak söküyor
Gözlerim uykuya hasret Gittiğinden beri cehennemdeyim Saçının telinden bir haber bana cennet Ölümün omuzlarına kurulmuşum Sanma korkusu bana mihnet Hala bir ömür müyüz diye sorma Ateş ayaz cümlelerinle Gönlüme etme eziyet Yine yeni bir gün başlıyor Nazından sözünden gözünden bihaber Sancılar büyüyor göğüs kafesimde Tarçın tadında elem işliyorum Kanı çekilen canıma Dik duruşun,gönül koyuşun,uzak duruşun Ne çok yakışıyor şanına Yine bir günü yorgun uğurluyorum Arkasından uzun uzun bakarak Ve yakasına gurur nişaneni takarak Öyle yıkığım ki şimdi Aşkını yok edemezsin maziyi yakarak Yine yeni günler doğacak, batacak Akacaksa damarlarımda ateş kırmızısı kanım Sonsuza dek tapuludur sana aha bu sol yanım Açacaksa ıztırabımla yanağında güller Gözlerinde neşveli ırmaklar boy sürecekse Şahidim olsun yer ve gök Dün olduğu gibi bugün ve gelecek Hep ama hep kahırla geçecek Öyle ya lütfun kahrında gizli değil miydi? |