Gör Beni
Hazana sürüklenen baharlardan yoruldum
Ömrümü zindan eden ıstırapla duruldum Dönmüştü yüzüm aşka iddiamdan vuruldum Mahbubuna kul olan mecnunlardan gör beni Yağmura astım yüzümü rüzgara darıldım Canla bozdum aramı vefasıza sarıldım Riyakarlara sustum dostlarıma kırıldım Telini dillendiren mızraplara sor beni Tükendi bu hayatım gül yarin hasretiyle Karardı günlerim yokluğunun kasvetiyle Ölümden döndüm nazarının nusretiyle Şeyda bülbülün yanık figanıyla sar beni Feleğe çok güvendim takıldım yokuşuna Felaketmiş sevdası aldandım yakışına Yaz baharı yalanmış kaldım kara kışına Sitem yemiş bakışın efkarıyla vur beni Geldi hayatın sonu bin bir eza ah ile Gezdim Acem’i Rum’u dilimdeki vah ile Döküldü dişlerim boynumdaki günah ile Kıymeti bilinmeyen aşıklara kar beni |
"Ömrümü zindan eden ıstırapla duruldum" aşkın getirdiği acı ve zorlukların ağırlığını, Mecnun'a atıfta bulunarak, aşkı uğruna her şeyden vazgeçen bir figürle kendini özdeşleştirir.
"Vefasıza sarıldım" ve "dostlarıma kırıldım" dizeleriyle insan ilişkilerindeki ihanet ve yalnızlığı dile getirir.
Şiir, aşkın hem bir kurtuluş hem de bir esaret olduğunu vurgulayarak, içsel bir çatışma ve derin bir yalnızlık hissi ile okuru sarmalıyor. Önemli olanda yazılanı okuyana hissettirmek değil midir?
Hayatın zorlukları ve aşkın kırıcı doğası, şairin ruh halini şekillendirip, son dizede ise aşkın değersizleştirildiğini dile getirerek vurucu finali yapan kaleminizi kutluyorum.
Tebrik ederim