Berdel Kızı Bilgenaz
Şu köhne anlayışın kölesi sayılmazdı.
Düşünceleri atıl, Hüneri çok, işvesi yok, yaşı az. Adı Bilgenaz diye fikir veren olmaz mı? Entrikalara kanmaz Cılız ihtimallerle besler umutlarını. Zihnine yığın yığın sualler dadanmıştı. Satır satır bilmeye susamışken Yazmışlar berdel diye, yıkılmıştı dünyası! Zaten okuyup ta şu kız kurusu Fistanıyla vali mi olacaktı Halep’e Böyle buyuruyordu, Nemrut’un feriştahı. Göre göre ateşe atılır mıydı bir can? Ana yüreği, yasta. Ağanın hükmü ilam, laf eden kan kusardı. Kabir taşları susar Vasiyetini hayra yorarcasına Bir ’Çalıkuşu’ uçar, sesini duyan var mı? Kasvetli vadilerde yaz boyu yankılanır Şarkılar bestelerdi kınalı kuzulara. Mavi göllerde yıkar, güneşle kurulardı. Birinin burnu kanasa Çaputlarla. bezlerle pansumanlar yapardı. Bazen de toz-pembe takılırdı hayata Çakıl taşlarını boyar Hayatının kuralları ipotekli olsa da Misketin kurallarını kendisi koyardı. Kayalar sinsilesi onun için mi vardı? Gölgelerinde dinlenir, hülyalara dalardı. Düşlerinin dağılmasını istemese de Gerçekler yaşanır, bilirdi elbet. Kement atmış bir kere, kalyonun kayalıkları! Beyni zonklar, balyozlar inerdi düşlerine! Biliyordu ki bir ömür, cehaletin pençesinde, Heder olacaktı ancak Umutlarının peşinde asla YORULMAYACAKTI. Ömer Çelik |
kutluyorum kaleminizi saygılarımla