Bulut Cinayetiyağmur yağıyor… yardım bir bulutun yüreğini baştanbaşa şehir baştan ayağa kan bulutlar kanıyor savurdum şiirin keskin hançerini göklere keman sesi yükseliyor bileklerinden göklerin tanrılar dilimde cehennem korkusuna tohumlanıyor erik ağacım çiçek açmış yalancı güneşe gün geceye dönmüş intihar vaktidir çiçeklerimi gömün bahara ben suçluyum evet ben ıslattım dudaklarını ağaçların inandım çünkü gözlerine aşk tahin edilir mi sorusunun cevabına baharım yanıyor sorular ve cevaplar ateşinde bağrımı dağlattım kör bir demirciye ıslanmıyor artık tenim şehrin karanlık sokaklarında dolaşıyorum her yol mezarlık çağrıcısı terminallerde yankılanan seslerde gidişten artakalan son sözün ağırlığını tartmak gereksiz ne fark eder ölmek yanında, aynı ayak sesimden başkası yok kaçışlarımda bütün gidişleri vurmak bir otobüs terminalinin içini boşaltıp dondurmak istiyorum öylece dursun karşımda şimşekleri ile bağırtayım gökyüzünü gittiğin otobüsün bütün camları perişan böleyim yüreğini ikiye bir daha! bir daha! yıldırımlar insin ormanlara küfrüm yıldırımlarıyla oysun o ağacın göğüs kafesini korksun sincaplar yeşil gözlerinin cevizini kırıp yerleşsinler içine korkulu iki sincap bir benzeyenim daha olsun ister ölümlüler yalnız ölmek insan hayvanını korkutur sadece aşk savaşında tek vurulur yürek gerisi toplu bir katliamdır başka biçimlerde -mesela- bulut yüreğinden vurulsun ben düşeyim kaldırımlara bulutum kan yağısın sincaplar ölsün bir daha bakma gözlerime gün ağırsın tende güneş ışıkları vursun faili yeşermiş dilime ölümümden arta kalan şiir olsa başka bir yeşerme ölme deliliğine gidişte yağmur dönüşte bulut olsa Kubilay Yıldız |
ŞAİRİ VE ŞİİİRİNİ BİR KEZ DAHA KUTLARIM HAK ETTİĞİ YERDE...