Düşüstü Yalnızlıklarım
Yalnız bir kalabalık var şimdi beynimin ıssız sokaklarında
Şehrin dışarıya açık pencerelerinde ayazlarda kalmış elim sükutu bozan yürek ağrılarım kan damlarken kimsenin görmediği rüyalarım benim herkesten sakladığım kendime çıktığım düş üstü yalnızlıklarım ... Hadi oynayalım ... Üşüyen çift kişilik yalnızlık Baharları talan edilmiş , kömür kokularından kalma bir çocukluktu Bahçelerinden çaldığımız sevgilerimiz vardı el bebek gül bebek sakladığımız Anılarımız Senin düşlerinden dökülme saçların benim kahramanlıklarım vardı kaçarken bilirdim yakalayacağımı gitse de dönecekti gözlerimi kapatır içimden istediğin kadar sayardım Ne zaman şehrin yüzü değişti ki ben bunca yıldır seni bulamıyorum Hangi oyuna tutuştuk ki , sol yanımda bu kadar kırık hangi mevsime sığındın gözlerinde böyle ; Yalnızlık Bağırdığımda ; en fazla az ötede oynayın çocuklar Şimdi sayfalar boyu yazıyorum bazen utanmadan seni çizmeye çalışıyorum Başaramıyorum Kızıyorum kendime Nefretimin kıyısından dönüp Gel artık bu kadar oyun yeter Dilinde tuttuğun ne varsa sök Şehir eski silüetini bulsun İpini çek ruhunun , gözlerin yalnızlığıma tutunmasın Muhammed Yalçınkaya |