Haydi kalk karanlıklar ışık olsun...
karanlıklar ne çok acıları gizledi
görünmeden yol aldık zifiri yalnızlığa elimi uzattığımda hani yoktunuz ya gene buldum gök kuşağındaki umudu söküp atamadım yüzümdeki ayrık otlarının izlerini. ellerim yok olmadan anlat çektiğin ahraz senaryoları gariptik ulu orta yalanlarda fahişenin dağılmamış yatağında yarınları ararken serde başı boş yürüyüşler arzular yanık tenlerde bir el arka sayfalarda raks eşliğinde akıp giden hayatın içinde mahşer kalabalığını hiçe saymaktı size bakışlarım haykırışların utangaç hali duvarlarımızda saklıydı dokunmak isteyip de dokunamadığımız acılar susuşlarımızı fitillemedik anamızdan ögüt bildik karanlıktaki yürek sanrılarını tasalanmadan bıraktık cehennemin kenarına. alevler yakamoz olsa da ateşler hiç sönmedi bir dahaki sefere umut ateşine beraber harlıyalım. gökyüzünün mavi kelebekleri söylenmemiş sözleri al sırtlanlara kaptırmadan haydi kalk güneş yönünü çevirmeden rotasız yürüyelim güvercinleri kaybolmuş kentlere infazdır yüreğimizdeki beni faili mechul fikirlere kurşunlar yağdırmadan hasat mevsimi zincirlenmiş beden yollara zil zurna savruk yine mi ahrazım ser asiliğe meyyal haydi kalk... Sermin Çınar/İzmir şiirime ses olan Hasan Karaşahin şaire yürekten teşekkürler.eyvallah |
karanlıktaki yürek sanrılarını
tasalanmadan bıraktık cehennemin kenarına.
alevler yakamoz olsa da
ateşler hiç sönmedi her dize harika işte ben bu dizelere bittim sevgili sermin, yorumda çok güzeldi, her iki yüreği kutladım,