ÇOCUK DÜŞLÜ KADINBayram çocuğu gibi bir kapının önünde Aralıktan içeri yavaşça süzüldü göz. Kapı örtüldü birden her an gibi o günde Avucundan kayboldu kanatlı iki çift söz. İsterdi ki bu sefer kapılar kapanmasın Bayram şekeri dolsun boş duran avuçları. Soğuktan üşümesin yar narından yanmasın Son bir defa titredi güçsüz parmak uçları. Dediler ki; “Fırında ekmek henüz pişmedi Şöyle biraz kurcala al eline küreği, Girdiği gönüllerde sevgisi pekişmedi Biraz daha köz gerek kızart pembe yüreği.” İçindeki tek umut kayarken arasından Parmakları yumuldu acıttı evladını. Sandılar ki sıkıyor yüreğin yarasından Kapıda bıraktılar çocuk düşlü kadını. |