...gölgelerle konuşacaksınsana bir ben bıraktım kocaman yürekte beyaz gonca bir gül senli biliyorum yumup o bal damlası gözlerini öpüp koklayacaksın gizli gizli... pencerenin pervazına yaslanıp camın soğuk yüzünde kalan yağmur lekesine bakıp ağlayacaksın... dönüp omuzuna bakacaksın sıcağımın üşüdüğünü hissedeceksin ellerin titreyerek dokunacaksın hüzün sarısı hayalime kokumu içine çekeceksin dolduracaksın tüm hücrelerine dudaklarının kıyısına ilişmiş boğuk adresi bilinmeyen kocaman hıçkırıklarla ağlayacaksın... mevsimini kaybetmiş bir nisan gecesi sol yanında hain bir sancıyla gecenin bir yerinde uyanacaksın gölgelerle konuşacaksın... koca kentin yağmur kokan ıslak kaldırımlarına gözü yaşlı kahırla bakacaksın... her yağmurda beni her su birikintisinde deli yakamoz oynaşmasını arıyacaksın gözlerin dalacak nefesinin buğusuna cama parmağınla adımı yazacaksın küçücük beyaz ellerinin tersiyle kazırcasına sileceksin yanaklarını acıtan buz kesmiş göz yaşlarını... balıkcı kasabasının masalı adaların çamların altındaki en sıcak busesi bizdik severken vurulduk oysa bu soğuk kentte şimdi kalabalıklarda yanlızlığı iliklerine kadar yaşayacaksın... o en güzel masalı anka kuşunu öldürüp kaf ardına hiç uğruna sen gömdün... Hasan ODABAŞI |