yarım kanatne renkti seçemedim gece yanık mı yanık bir of sesiydi çoğaldı acıdı yavru kuş yarım kanat demek titriyordu demek ceylangöz bakıyordu dağlar arasına yapraklardan yol bula. ah more sabaha daha çok var kışt demeyle kaçışmıyor yıldızlar. küçük dilliydi belli sızım sızım çıkıyordu dudağında ağlamak baktım da göremedim mor muydu gagası turuncu mu yoksa güneşe mi tutkundu acep yangındı töbe germesiyle kanadını gri bulut havalandı kaldı birden bire yalın üşümek ellerinde... nar toplasam çoğalsa avcumda kızılı ısınırmı bilmem gayrı bütün sıcaklar kutup bana. kim asar suratını serpilip büyüyen güne kim kıyar her gece düşlerine denizde boğulmak dedikleri balık olmak yosun toplamak derin sularda midyede sabır sabır beklemek inciliği. şems desen münzevi çoğalır mevla ya da bir hırka bir keşkül yürür yollara yollara... sevin şimdi gece göremez karanfil açtığını şafakleyin yağmur akar pınarlardan dağ göllerine sonra heyula sandığın dev çınarların ruhsuz gölgeleri döker yüzünü fidan sesiyle birikir bulut bulut yağmur mu desem fırtına mı filizkıran tutsan tutamazsın üflesen dalga dalga alttan alta kuytu zindan he valla... hep birden dökülüyor gene hep birden akıyor kıyamet dedikleri hep birden ağrıyor kafamın içinde bütün kılcallar kuru bir öksürük gibi akşamlar kuru bir öksürük gibi kesik kesik gömüt desem başı yok selvisi yok kafacazıma gölgeli yalvarsam kendi taburesini tekmeler utangaçlığım. yok mu allah için, sarayburnundayım lacivert bana deniz sırtı bıçak bıçak kubat kanatlarım yüreğimi yiyor börtü böcek imbikledikçe kan birikiyor akşamlarımdan karakalem diyorum hızla şilepler geçiyor diyorum yuyun diyorum uzadıkça kara bulaşıyor güne diyorum diyorum avcumda ölüyor bir garip serçe |
selam olsun şiire..