(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Soran, sorgulayan ve soru işaretleri bırakan bir şiirdi, hale dair düşüncelerinizi, insanlarımızın bilmediklerini veya düşünmediklerini göstermeye çalışmanız duyarlılığınıza göstergedir... Kutluyorum duyarlı kaleminizi... Selam ve saygılarımla....
Hanımefendi artık uyarılarınızı sertleştirmeye başladınız bakıyorum. Tehlike giderek büyüyor çünkü. Gözümüzün içine baka baka iki yüzlü oynadığı oyunu bir türlü algılıyamıyoruz. Galiba basiretimizi bağladılar. Tebrik eder saygılar sunarım.
tek başımıza olsak neyse altında kalırız koca bir ülke
bir cıngı düşer başımıza yanarız
süpürgelik bile olmaz ölümüz süngülenir toplu bir mezara iterler bizi
itersek kimliğimizi gelir oturur başka kimlikler tapularlar oturduğumuz yerleri
bakın nasıl tutuşursunuz ....nızdan bir göl ararsınız kuruttuğunuz kökünüzde
sanki hamamda gibi çoğalmaz sesleriniz iyice dökülür gövdeniz kirden
yayılır bir yumuşak g ortaya toparlayamaz iri buz parçaları kalırsınız buğusu üstünde hayvan pisliği
henüz zaman geçmemişken altında ezilmeyin göklerin!
bir cıngı yaklaşıyor gökten minarelere çevrilmiş patriotlar
gören müslüman nerde?
5. 2. 2012/ Nazik Gülünay ________________________________________________________
Nasıl sevmem, nasıl ötelertim böyle anlamlı bilinç ve cesaret sunan şiiri ben. Darılan darılsın, kızanlar istedikleri kadar kızsınlar.... Bana göre şair, vatanı üzerine, toplumu üzerine sıkılan yakıcı ve yıkıcı tehlikeleri görebilenlerdir. Sen Gülünay suhuletli davranmışsın, bu tehlikelerti sadece bir "çıngı" olarak yansıtmışsın... oysa tehlikeler yanardag lavları büyüklüğünde azgın nehir suları gibi akıp geliyor Türk Ulusunun, kutsal toprakları üzerine. Hiç kimse cehennemi öbür dünya için düşünüp düşlemesin.... Bu aymazlıkta devam edenler yakın zamanlarda görtecekler cehennemin ne olduğunu. O zaman yalnız bir yerleri değil bütün bedenleri yanıp kavrulacak, hep uyumakta ısrar edenlerin. Belki ozaman uyanacaklar, canlarının yandığını anlayacakjlar.
Anlaşılır gibi değil: Mutlaka tümden evlerin başımıza yıkmılması, mı lazım... İnsanlar her anlarını, geleceklerini, soylarını sürdürecek nesillerini düşünmezler mi hiç? Bu ülkede yaşanmışlıkları yokmudur, her gün bir kaç defa baktıkları kimliklerinde ne yazılı olduğunu görmezlermi? Yarın, belki yarıdan da yakın, kimliklerine nelerin yazıldığını gördüklerinde, gözlerinin faltaşı gibi açılması, neye yarayacak, hiç düşünmezler mi anlı şanlı sevgili yurttaşlarımız?
Şimdiden öteleniyor, önemsiz kılınıyor kimliklerimiz. Dağımız - taşımız, evimiz - barkımız; tüm CUMHURİYET kazanımlarımız satılığa çıkarılmış. AB li, hatta tüm dünyalılar, vatandaşlığa davet ediliyor, ALLAH aşkına bunuda mı görmüyor insanlarımız? Çocukluk yıllarımda, aralarında yol bulup geçmek istediğim ve hiç bir işe yaramaz sandığım kırk - elli tonluk kayalarla dolu toprağı bile görünmeyen yerler; Araplara, yahudilere satılıyormuş. Hiç bir işe yaramadığını sandığımız kayalardan eloğlu parke taşı, yol ve inşaatlar için mıcır yapıp satıyor, dünyanın parasını kazanıyorlarmış. Açığa çıkan çok değerli topraklar da bilmem kaç milyon yıllık olduğundan, en değerli ürünlere sera tarlaları oluyormuş, adamlar şimdiden bire bin kazanır olmuşlar.
OLay, olay, her gün yeni bir gündem, ekranlarda sadece kadın öldürülmesi haberleri, trafik katliamları, yangınlar, gaz - soba zehrinden ölen insanlar, evleri sapasağalam apartmanları, " kentsel dönüşüm" gerekçeleri ile yıkmak için binalara dayanan dozerler. İşte tam manasıyla anlamını ve işlevini yitirmiş, sadece insanları aldatıp uyutmaya çalışan 200 kanallımk televüzyonuyla, yüzlerce gazete ve dergileriyle kültürel faaliyetleri, halkın gözü - kulağı olması gereken, fakat işlevi sıfırlanmış, sadece ranta, halkı sömürmeğe yönelik, sadece politik yandaşlık ve siyasal çığırtkanlık yapan vizyon yoksunu bir medya, insanlarda ne moral, ne de biliç bıraktı. Bireyler sersem koyunlar gibi adeta uyur gezer oldular.
İnsanlar bu haldeyken eloğlu kendi gündemeni özenli bir oya gibi işleyerek yürürlüğe sokuyor. Ulusal bütünlüğümüz, Uniter yapımız, toplumsal geleceğimiz ve TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÜZERİNE NELER KONUŞULUYOR, NELER OLUP BİTİYOR, HİÇ BİRŞEY BİLMİYOR,GÖRÜP ANLIYAMIYORUZ BU KORKUNÇ HENGAME VE TOZ DUMAN İÇİNDE. İŞİMİZ ALLAHA KALMIŞ GÖRÜNÜYOR. ALLAH Encamımızı hayretsin demekten de başka birşey gelmiyor elimizde.
Harikulade uyarıları ve mesajları olan şiirini tekrar, tekrar beyeni ile okudum. Esenlik ve mutluluk dileklerimle kuıtlayıp selamlıyorum Nazik Gülünay sizi. Kemal Polat
kempol tarafından 2/6/2013 3:30:44 AM zamanında düzenlenmiştir.
Kemal bey bizler tüm bu anlattıklarınızı biliyoruz da geçim derdindeki halk sanki can derdine düşmüş ve bir fanusun içinde üstelik, göremiyor. Göstermiyorlar. Medyası ve bütün kurumlarıyla ülkemiz işgal altında. Milli birlik ve beraberlik zamanı şimdi. Mehmet Akif Ersoy: Allah bu millete bir daha böyle bir istiklâl marşı yazdırmasın demiiş. Onun yanında lâfla görünenler ülkemizin,insanımızın kuyusunu kazdılar,kazıyorlar. Bu kuyuya düştük düşeceğiz. Uçurumun kenarındayız ve ayağımızın altından dökülüyor taşlar topraklar ve büyük bir ülke. Allah insanlarımızın özellikle bütün milletvekillerinin aklını başına getirsin.
Kemal bey bizler tüm bu anlattıklarınızı biliyoruz da geçim derdindeki halk sanki can derdine düşmüş ve bir fanusun içinde üstelik, göremiyor. Göstermiyorlar. Medyası ve bütün kurumlarıyla ülkemiz işgal altında. Milli birlik ve beraberlik zamanı şimdi. Mehmet Akif Ersoy: Allah bu millete bir daha böyle bir istiklâl marşı yazdırmasın demiiş. Onun yanında lâfla görünenler ülkemizin,insanımızın kuyusunu kazdılar,kazıyorlar. Bu kuyuya düştük düşeceğiz. Uçurumun kenarındayız ve ayağımızın altından dökülüyor taşlar topraklar ve büyük bir ülke. Allah insanlarımızın özellikle bütün milletvekillerinin aklını başına getirsin.
Rabbim o cıngıdan cümlemizi korusun... dünya tersine mi gidiyor nedir. şiir çok önemli bir konuya temas etmiş,düşündüren duyarlı şiir. tebrikler ve saygılarımla...HŞT
bazen sukunet, hareketten iyidir. i.te kargaşa daha büyük sonuçlar dogurur bunu her ihtilal yıllarında gördük. toplum hareketlendimi kargaşa ve anrşi çıkıyor kan gövdeyi götürüyor iyi hatırlıyorum seksende babalarımız ''nerde bu asker, bu kanır durdursu artık''diye yalvarıyorlardı ihtilal oldu mamakta ve bir çok başka yerde bu seferde başka kanlar akmaya başka babalar yokmu adalet demeye başladırlar aynı hareketlenme toplumda osmanlıdada oldu ve sonuç, koca devleti ali çöküp gitti..
rabbim bu milletin başına örülen çorapları kendi başlarına çevirsin. içteki ve dıştaki düşmanlara fırsat vermsin..
Ben de aynı duyguları taşıyorum sizinle.Bizim kaderimiz midir ki,başımızdan belalar eksik olmuyor? Biz neden bir ulusun huzurlu insanları olarak yaşayamıyoruz. Bu memleket sorunlarını hep sorarım kendime!Yerinde eleştirileriniz için teşekkürlerimi bildiririm..
Ben de aynı duyguları taşıyorum sizinle.Bizim kaderimiz midir ki,başımızdan belalar eksik olmuyor? Biz neden bir ulusun huzurlu insanları olarak yaşayamıyoruz. Bu memleket sorunlarını hep sorarım kendime!Yerinde eleştirileriniz için teşekkürlerimi bildiririm..
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.