Sokak Çocuğu
Bir sokak çocuğuydu o
ama sokaklar onun annesi değildi… Denize dalıyordu gözleri Usul usul süzülüyordu umutları akan yaşlarından Yaşıtlarından çok olgundu Çünkü en güçlü sandığımız insanlar bile korkarken yalnızlıktan O korkmuyordu Çünkü yalnızlığın ne anlama geldiğini bilmiyordu Daha önce hiç çokluk görmemişti ki Bu yüzden kıyaslıyamıyordu yokluğu… (Hiçbir şeye değişmediği zindan hayat ona bir oyun geliyordu) Elinde yalnızca bir kuru ekmek varken bile gülüyordu hep Çünkü çocuktu Yaşı küçük, Yüreği küçüktü Ama nasıldır bilinmez dağlar kadar umutları vardı hayata dair Bir sokak çocuğuydu o ama sokaklar arkadaş değildi ona… Annesi öldüğünde bebekti henüz Bu yüzden hatırlayamıyordu annesi Ama hep bir koku vardı burnunda Araya araya tükense de dinmek nedir bilmeyen Yalnızca gecelerden korkuyordu Güneş çekilip karanlığa bıraktığında kendini Yıldızlardan bile korkuyordu Sığınıyordu bir ağacın gölgesine Oysa biliyordu onu bahçe bile koruyamazdı Koynunda yıldızlarla ağlayarak daldığında haram uykulara Dua eksik olmuyordu dilinden Kimse öğretmemişti ona nasıl dua edildiğini Camiden gelen ‘Ya Rab’ sesinden biliyordu sadece Onu bir Yaradan vardı Bir de yarinden ayıran… Bir sokak çocuğuydu o ama sokaklar anne değildi ona… Sadece bir çocuktu Yaşı küçük yalnızlığı büyük Aklı yaşına yetiyordu,umutları ise yüreğine… Herkes onu dilenci sanıyordu Evet,dileniyordu ama yalnızca sevgi ve birazcık umut Ama kimse dokunmadığından ellerine Yalnızca yıldızların ve güneşin arkadaşlığını seviyordu, Bir de masmavi denizi Çünkü bir tek onlar gerçekti Ve bir tek onlar ‘bedava’… |