Yoklukta Gülümsemekİki büklüm bir yoklukta kırık dökük sıvalar çok üşümüşlük dolu sobalar ve minicik elleriyle bizim çocuklar yersiz gülüşümüzü karşılıyordu camları hohlayarak bir kız oğlanlardan daha atak ve arsız erinip en ücrasına pencerenin gözümüze b’aka duldasız canını canımızın içinden yakarak ıskasız ısınıyordu Ah! Çeçenya şeytan köprülerimizi bildin mi gözlerimizden ya şeyh Mizre yollarını hayır anlatmayacağım sen şimdilik bir yoklukta iki gülümse kırık dökük kasabalar çok üşümüşlük dolu okullar ve minicik elleriyle bizim çocuklar yersiz gülüşümüzü bölüşüyordu hepsi hepsi o kadar 13.09.2009 |