Kahve Ellerinde Gül
Naz kokusu yayılır köpüğünden fincanın.
Tebessümün ucunda karanfilin katresi. Perisi sen olursun kahve içilen anın. Sesinle harmanlanır tazeliğin nefesi. Fincanı sen tutunca kahve ellerinde gül. Edan ile karışır hüzün bazı zamanlar. Bakır cezvenin hâli közde tutuşan mecnun. Buğulu su bardağı sükut demini anlar. İnzivaya çekilir alfabede harf-i nun. Hüznümü unutunca kahve ellerinde gül. Telvenin hikâyesi fincanın sinesinde. Hatıralar atlası işlenir nakış nakış. Konuşsan sular çağlar billur misal sesinde. Sana doğru ruhumda hiç dinmeyen bir akış. Hayaller buz tutunca kahve ellerinde gül. En çok sana yakışır eda naz tavır cilve. Kahveyi kıskandırır saçını savuruşun. Bin efsane anlatır ikliminde hep telve. Elifi çağrıştırır dal misali duruşun. Mevsim bahar olunca kahve ellerinde gül. Sen gelince değişir muhabbetin ahengi. Emsalsiz mevsim olur bil ki yaşadığım an. Renklerin efsanesi seninle kahverengi. Artık kahve saati senin sayende zaman. Ankara,17.11.2012 i.K |