Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. LA ROCHEFAUCAULD
Paylaş
damardır kara yolu körlüğe saplanan hançerdir araba farları denizde süzülen yakamoz dizileri gibi halelenir egzoz dumanlarının gürültüsü katran kokar toza bulanmış karanlık
düzenin koruyucuları tam teçhizat bir aşağı bir yukarı asayiş sağlıyorlar kar binmiş kavak dalları puslu yamaçlarda kimsesizler korku yorganlarına sarılı her birine ayrı bir yenilgi biçilmiş düşmüşler düşlerin avuçlarına
ben o saçlarını hüzünlerin taradığı çocuğum nerden bileceksiniz hangi dipsiz kuyu hangisi benim boğulduğum
ihanetlerin şehvetiyle öpüşen sokaklar saklıyor sizi siz ki umutları odasına kapatan adresi yitik evlersiniz sesimin yanına yakışmaz sesiniz mücevherlerin, yeşil papellerin ardından koşar adım o dimdik taşlar, ruhsuz kaygısız taşlar büyük dağların egemenisiniz
bilin ki beton duvarlar kadar katı yoksulluktur tepeden tırnağa insanı yok eden pembe rüyalarla, her biriniz bir aşkla yorgun varın kınayın beni, suçlayın olmadı yargılayın salıverin karanlığın kucağına
ana koynu gibi midir ağustos sıcağına mı benzer ya da gün ışığına nasıldır rengi hayatın var mıdır enlemi boylamı, ölçeği bir yanım yalnızlık, bir yanım alacakaranlık yürüsem çıkmaz sokakların ateşinde erir topuklarım
bilirim bu bir daha kavuşamama ihtimalidir beterin en beteri
kurak toprakta açar mı tomurcuk içine kapanan dilsiz çocuk her sonbaharda ağlarım dökülür yapraklarım gönlümün sularına
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Her Sonbaharda Ağlarım şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Her Sonbaharda Ağlarım şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
İstediğimiz kadar acıları yansıtan, ezimişliği ortaya çıkaran, umudu sönmüş insanların sefaletini sergileyen şiierler, yazılar yazalım; pek kimsenin umurunda gözükmüyor. Kurtulaşa ermek için de ağlayıp sızlamalar; kara vicdanlıların, ranta ve çıkara tapanların asla vicdanlarını sızlatmaz. Vicdanları kalmamış ki sızlasın.
Ezilmiş, ayaklar altında çiğnenlerden, kendilerini kurtarmalarını beklemek beyhudedir, bunu sizde çok iyi bilirsiniz değerli aydın şair Müsade Özdemir. Kurtuluşa giden yollarda, mutlaka cesur, inanmış, yüregi gerçek insan ve toplum sevgisiyle çarpan insanlara ihtiyaç vardır. Bunlar her ülkenin, her toplumun, ihtiaç duyduğu aydın ve cesur insanlarıdır. Onların; gözlerini budaktan sakınmayan insanlar olarak dinamik ve aynı zamanda akıllıca gösterilecek eğlemlerine ihtiyaç vardır. Geçmiş zamanlarda bu toplum, bu ülke ve bu güzel coğrafya öyle insanların canhıraş mücadeleleri ile kurtarılıp, mutlu ve özgür olduğumuz günlere getirilmişti.
Eksik olan budur. Yoksunluğu çekilen, yürekli davranışların gösterilemeyişidir. Gerisi boştur, ölü diriltmeye kalkışmak gibi imkansız ve anlamsızdır. Ezilen, ayaklar altında debelenen insan, biraz da kendi yarattığı anlamsız rezil bir kaderi yaşamaktadır. Onlar ki, bazıları adeta bunu istemişler... "bir lokma bir hırkaya" muhtaçlığ benimsemişler... pay ve paylaşımlardan çokça haklarının olduğunu bildikleri halde, "bir lokma, bir hırkaya" esareti kabul etmişler.
Şiirin güzel, edebi yanı da; yansıttıkları hüzünlerin çok ötesinde acılarda vardı. Herkes görüyor bu acıların yaşandığını, yaşatıldğını. Sen kılı kıpırdayana bak şairim, kılı kıpırdayana... yüreği ezim- ezim ezilene bak. Kurtuluş varsa onlar sağlayacak. Kurtulmak istemeyenler içinse çabalamak, çırpınmak, hatta acı duymak ta boşunadır. Kurtulmak isteyen beri gelsin, birazcık elini aşın altına soksun,kendine özge hiç bir çıkar ve menfaat kaygısı olmasın, kaderini, yaşayışını, tüm istem ve beklentilerini, 75 milyonluk bir toplumun ki ile birleştirsin. Son derece dar ve zorlu çetin süreçleri göze alsın. Başka türlü olmaz.... olmaz dost şairim, olmaz.... Dinamik olmak, insan gibi yaşayabilmel için, insanlığın özgür ve hakkı olduğuna inandığı yaşamın, hak ve hukukun özleminde, bilincinde olması lazım. Atın ve itin kıçındaki sinek gibi yaşamayı kesinlikle kabul etmemesi lazımdır.
Esenlik ve mutluluk dileklerimle bayramını içtenlikle kutluyorum, saygımla. Kemal Polat
kempol tarafından 10/27/2012 12:41:16 AM zamanında düzenlenmiştir.
Ezilmiş, ayaklar altında çiğnenlerden, kendilerini kurtarmalarını beklemek beyhudedir, bunu sizde çok iyi bilirsiniz değerli aydın şair Müsade Özdemir. Kurtuluşa giden yollarda, mutlaka cesur, inanmış, yüregi gerçek insan ve toplum sevgisiyle çarpan insanlara ihtiyaç vardır. Bunlar her ülkenin, her toplumun, ihtiaç duyduğu aydın ve cesur insanlarıdır. Onların; gözlerini budaktan sakınmayan insanlar olarak dinamik ve aynı zamanda akıllıca gösterilecek eğlemlerine ihtiyaç vardır. Geçmiş zamanlarda bu toplum, bu ülke ve bu güzel coğrafya öyle insanların canhıraş mücadeleleri ile kurtarılıp, mutlu ve özgür olduğumuz günlere getirilmişti.
Eksik olan budur. Yoksunluğu çekilen, yürekli davranışların gösterilemeyişidir. Gerisi boştur, ölü diriltmeye kalkışmak gibi imkansız ve anlamsızdır. Ezilen, ayaklar altında debelenen insan, biraz da kendi yarattığı anlamsız rezil bir kaderi yaşamaktadır. Onlar ki, bazıları adeta bunu istemişler... "bir lokma bir hırkaya" muhtaçlığ benimsemişler... pay ve paylaşımlardan çokça haklarının olduğunu bildikleri halde, "bir lokma, bir hırkaya" esareti kabul etmişler.
Şiirin güzel, edebi yanı da; yansıttıkları hüzünlerin çok ötesinde acılarda vardı. Herkes görüyor bu acıların yaşandığını, yaşatıldğını. Sen kılı kıpırdayana bak şairim, kılı kıpırdayana... yüreği ezim- ezim ezilene bak. Kurtuluş varsa onlar sağlayacak. Kurtulmak istemeyenler içinse çabalamak, çırpınmak, hatta acı duymak ta boşunadır. Kurtulmak isteyen beri gelsin, birazcık elini aşın altına soksun,kendine özge hiç bir çıkar ve menfaat kaygısı olmasın, kaderini, yaşayışını, tüm istem ve beklentilerini, 75 milyonluk bir toplumun ki ile birleştirsin. Son derece dar ve zorlu çetin süreçleri göze alsın. Başka türlü olmaz.... olmaz dost şairim, olmaz.... Dinamik olmak, insan gibi yaşayabilmel için, insanlığın özgür ve hakkı olduğuna inandığı yaşamın, hak ve hukukun özleminde, bilincinde olması lazım. Atın ve itin kıçındaki sinek gibi yaşamayı kesinlikle kabul etmemesi lazımdır.
Esenlik ve mutluluk dileklerimle bayramını içtenlikle kutluyorum, saygımla. Kemal Polat
kempol tarafından 10/27/2012 12:41:16 AM zamanında düzenlenmiştir.