Okuduğunuz şiir 2.10.2012 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
...yaban bir düşle evcil(l)ik Pierre
değmezdin ama -sevmiştim - çünkü hep hor görülürdüm yahut siyasi bir suçluymuşum gibi kamçılardı gözlerin şimdi bırakıyorum avuçlarımdan kalbini bir kentin çıkış kapısına ....kime istersen gidebilirsin...
...
I
ödünç kanatlarını sana veriyorum yeterince büyüdüm ve koruyabilirim kendimi tren raylarından uzak duruyorum yaklaşmıyorum köprüye ilaç kutuları çatı katında bir yerde hatırlamak istediğim anlar oluyor hatırlama diyorum kendime
sigara paketlerinin içindeki yaldızlı kağıt beni cezbetmiyor ne nikotin ne de alkol kokuyor gecelerim sallanan bir koltuğun kollarında uykuya dalıyorum
dağınık ve salaşım yüzümde kirin özgürlüğü saçlarımda kasket çoğu zaman gri bir kadın gibi giyinmeyi sen gittiğin gün unuttum ne renk sürsem sırıtıyor rujun rengi senden eksik dudağımda
boşuna kan veriyorlar damarlarıma evet hastayım bana onun rengini verin diyorum anlamıyorlar kırmızıyı sevmiyorum çileden çıkıyorum haykırıyorum mavi diyorum mavi toplayıp gökyüzünden enjekte edin düşlerime belki biraz ümit ve cesaret gerek belki bir meleğin(babamın) öpücüğü gerek alnıma anlamıyorum/ anlatamıyorum travmalar dilimde
her gördüğüm yüz senin yüzün her yeni film senin hayatın ve her çıkan kitap senin romanın yazdığım şiirler fakir, eksik ve delice sınırında bağdaş kurup oturduğum bir şehirsin sen
II
rezil bir şey hiç gelmeyeceğini bilerek saatleri yirmibeşe kurmak geçecek elbet zira sevmek alışkanlıktan ibaret
hem beni tanrı da affetmeyecek! (çünkü seni çok seviyorum) ne kadar katoliksen bu duyguya ben o derece sünni ne sen bir şehadet kadar yakın ne de ben gayr-ı *aleni
sus dedin -sustum! ve sustu şiirlerim aşk s u s t u (ağzına şamar yemiş bir çocuk gibi) seni artık sevmiyorum!
şimdi kimi sevsem; tedirgin/im
ödünç kanatlarını sana veriyorum yeterince büyüdüm ve koruyabilirim kendimi ...öğrendim senden yaban bir düşle evcil(l)iği ve alengirli yalanlar söylemeyi!
de_soulmate
(şiirimi güne lâyık gören seçkiye ve yüreğiyle paylaşan bütün arkadaşlarıma tüm kalbimle teşekkür ederim, sevgi dua ile)
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
...yaban bir düşle evcil(l)ik Pierre şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
...yaban bir düşle evcil(l)ik Pierre şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
boşuna kan veriyorlar damarlarıma evet hastayım bana onun rengini verin diyorum anlamıyorlar kırmızıyı sevmiyorum çileden çıkıyorum haykırıyorum mavi diyorum mavi toplayıp gökyüzünden enjekte edin düşlerime belki biraz ümit ve cesaret gerek belki bir meleğin(babamın) öpücüğü gerek alnıma anlamıyorum/ anlatamıyorum travmalar dilimde
*****
En kötüsü de kalabalıklar içinde yalnız kalmasıdır insanın... Varlıkla yokluk arasında sıkışmak...
Varlıktan yokluğa doğru akan bir ırmak gibiyiz... Yokluğa kavuştuğumuz gün, sahillerimizde biriken sonbahar yaprakları, nişanlı bir genç kızın saçlarına taç, hastalıklı bir adamın/kadının mezarına çelenk olabilir... Fakat, Şimdi şiirle demlenmek lazım... Güçlü ve iyi bir kadının yüreğinde.
Teşekkürler Tüllü... Tebrik ve alkışlarımla.
....... Tedavim devam ediyor. Moralim çok bozuk. Adresini bilmiyorum. Bu yazdıklarımı İstanbul’a geldiğin zaman okuyabileceksin… Bilmiyorum, ölümün eşiğinde bulunan bir genç kadını, bir hastayı aramak zahmetinde bulunacak mısın? Ağlıyorum… Hıçkıra hıçkıra ağlıyorum… Senin yokluğuna değil, ömrümün ‘’seni ne kadar sevdiğimi sana anlatamayacak kadar’’ kısaldığına ağlıyorum… Bu amansız hastalığı şu zavallı bedenime reva gören Tanrı, elbette ki gereken tevekkülü ve tahammülü de esirgemeyecektir… Sen ‘’SEN’’i esirgeme..! Başka hiçbir şey istemiyorum… Ne bir söz… Ne bir dokunuş… :( Şemsi BELLİ ……..
her gördüğüm yüz senin yüzün her yeni film senin hayatın ve her çıkan kitap senin romanın yazdığım şiirler fakir, eksik ve delice sınırında bağdaş kurup oturduğum bir şehirsin sen ......................................
Yürek bir nehir gibi akıp gitmiş..Önüne çıksak bizide sürükleyipde gider.Böylesine güzel dizelerin şairini kutluyorum. İyi ki varsınız. Saygımla
MERHABALAR ; ZENGİN İÇERİĞİYLE HARİKA DUYGU DORUĞU DİZELERDİ..ÇOK GÜZEL VEDE ANLAMLI BİR DUYGU PAYLAŞIMIYDI.. YÜREĞİNİZ VEDE KALEMİNİZ DERT GÖRMESİN..KUTLUYORUM EMEĞİNİZİ.. SELAM VE SAYGIMLA
Vücutta ne eksikse canının onu çektiğine inanırım ben şairem Sonra geldiğimde farkettim ki susuz bırakmışım emaneti Kızdım kendime epey. Dahası kana kana içtim şiirini. Yüreğine selam olsun. Saygıyla sevgiler..
hem beni tanrı da affetmeyecek! (çünkü seni çok seviyorum) ne kadar katoliksen bu duyguya ben o derece sünni ne sen bir şehadet kadar yakın ne de ben gayr-ı *aleni
şiir için yorum yapmak fanilerin işi değil çünkü şiir yalnızca hissedilebilesi bir nicelik şiir hissettiğin kadar var hissedebildiğin kadar yaşar tıpkı insan gibidir şiir hisler açısından şiir hakkında bunca şey yazmak ben gibi biri için hayra alamet midir bilinmez tabi ama şiirin içinden bir yüreğin dehlizlerine onun saklanmış yorulmuş ve duyulmamış nice coğrafyasına girdik sevgiyi insanı hayatı ve uçmayı öğrendik
ödünç kanatlarını sana veriyorum yeterince büyüdüm ve koruyabilirim kendimi ...öğrendim senden yaban bir düşle evcil(l)iği ve alengirli yalanlar söylemeyi
hem şiir hem yorum o kadar güzel ki günün seçkisini ayakta alkışlıyorum sevgilerimle
sabah okuduğumda bir fon müziği eşliğinde ve muazzam bir senfoni gibi görkemli bir eser okumuştum. oysa şimdi fon kalkmış! eğer şair kendi isteğiyle kaldırmışsa amenna ama eğer site kuralları filan gibi bir şeyse bu kaldırma işi o zaman hoş değil. belki birileri diyebilir sadece fon ilke eklemek yasak . olabilir de bunca esneklik içinde ona da bir serbestlik gelemez mi. ki ben bir çoğu şiirimi şahsen bu gibi etkilendiğim fon müziklerle yazarım. sayın yönetimden bunu bir daha düşünelim diye rica ediyorum ...
ve şiir;
hani bazen işte bundan daha iyisini yazamaz insan deriz. tamamıyla tüüyle cuk oturur şiirler çıkar bazen kalemlerimizden . ben şairi tanır ve okurum . zaten iyi şiirler iyi düş izleri yazar. ama bu sanki kutsal bir kitap alıntısı gibi dehşet diyebileceğim akıcılık ahenk ve devamlılıkta. kullanılan zarif dil ve ağdasız anlatım çok çok iyi...
insanın dimağını dondurur derece bir anlatım kuvveti ve işte şiir bu olmalı dediğimiz aktarım ... sevda nın yetmiş iki hâli tekmil geldi huzurumuza. aşk karşındaki amansız ve apansız insan manzaraları kah bir tepeyi çıkarken kah bir uçurumdan kah bir zayıflık anomisi olarak ama çokça da onurlu gururlu patinajlar ederken...
ne denir ne demeli aslında yetrince kafi gelmeyecek eminim ne söylesem. ama içinde aşk gerçek aşk geçen çok az şiir etkiler beni belki ondan etkiledi bunca. ama az çok şiirle uğraşan biri olarak tüm zamanlara aday bir çalışma derim rahatlıkla...
ve ufak tefek nüanslara değmeyeyim bugün . hakkıyla hakiki ve mükellef bir şiirdi gerçekten...
sayın şairi değerli arkadaşımı tüm hürmetim ve saygımla önüm ilikli alkışlıyorum ayakta kendim şiir ve yaşattığı duygular adına...
Ne zamanlar geçmiştir kimbilir bu duyguların ardından, hala dipdiri duruyorsa kalem,hala yürekten kopuyorsa bu feryat,hala seviyorum diyebiliyorsa bu can,,,kanatlarınızı ödünçte olsa vermeyin hiç kimseye,onlara sizin çok daha ihtiyacınız var...
Söz bitmez söylenmesede,duygu diyarında uçurumun eşiğindeyim sayenizde sevgili şairem....susmayın lütfen....
Fon müziğide ayrı bir yaralıyor beni... kutluyorum,sevgilerimle
Sevay tarafından 10/3/2012 12:35:54 AM zamanında düzenlenmiştir.
ne güzelsin sen ablam...şiirlerin hep ruhumu yansıtıyor, kaleminin büyüsünde kayboluyorum çok kere...şiiri okurken haykırdım ben de senle birlikte...evet, evet damarlarıma biraz mavi zerkedin diye...harikaydı, sen zaten hep harikasın güzel şairim...çokça tebrik ve sevgilerimle...
bu şiirden şunu anlıyoruz ki şiirinde sözün bittiği yer varmış.. dili varmış şiirlerin..
ürkerek okudum.. bana bir şeyler anlattı şiirin.. konuştu benimle ve korktum.. finalinde ya öldürecekti beni ya da normal hayatıma sürecekti yine..
ama sadece fikrini söyledi ve gitti şiirin.. ne diyeceğimi bilemedim.. acaba öldürmeli miydi.. öldürse daha mı iyiydi..
anlatmak istediğim şiirin mükemmel Türkan fakat finali daha bi keskin daha bi öldürücü olması gerekirdi diye düşünüyorum.. yoksa şiirinize söyleyecek tek sözüm HARİKA OLABİLİR....
Bu okuduğum ilk şiiriniz ama inanın o kadar etkilendim ki!! Son derece yalın fakat bir o kadar da içten ve etkili dökülmüş mısralara duygular.... Tek kelimeyle HARİKA! ... Kalemi coşturan yürek sesiniz hiç susmasın dilerim SAYGILAR
kendimi soyutlarken hayattan en son hatırlan(MAY)an sendin yada kanatsız hayallere uçan çelebiydi şimdi ya çakılıyorum derinlere kaskatı yada vurgunum deniz dibindeki inci kadar sana
sus dedin -sustum! ve sustu şiirlerim aşk s u s t u (ağzına şamar yemiş bir çocuk gibi) seni artık sevmiyorum!
şimdi kimi sevsem; tedirgin/im
ödünç kanatlarını sana veriyorum yeterince büyüdüm ve koruyabilirim kendimi ...öğrendim senden yaban bir düşle evcil(l)iği ve alengirli yalanlar söylemeyi!
evet hastayım
bana onun rengini verin diyorum anlamıyorlar
kırmızıyı sevmiyorum çileden çıkıyorum haykırıyorum
mavi diyorum
mavi toplayıp gökyüzünden
enjekte edin düşlerime
belki biraz ümit ve cesaret gerek
belki bir meleğin(babamın) öpücüğü gerek alnıma
anlamıyorum/ anlatamıyorum
travmalar dilimde
*****
En kötüsü de kalabalıklar içinde yalnız kalmasıdır insanın...
Varlıkla yokluk arasında sıkışmak...
Varlıktan yokluğa doğru akan bir ırmak gibiyiz...
Yokluğa kavuştuğumuz gün, sahillerimizde biriken sonbahar yaprakları, nişanlı bir genç kızın saçlarına taç, hastalıklı bir adamın/kadının mezarına çelenk olabilir...
Fakat,
Şimdi şiirle demlenmek lazım...
Güçlü ve iyi bir kadının yüreğinde.
Teşekkürler Tüllü...
Tebrik ve alkışlarımla.
.......
Tedavim devam ediyor. Moralim çok bozuk. Adresini bilmiyorum. Bu yazdıklarımı İstanbul’a geldiğin zaman okuyabileceksin… Bilmiyorum, ölümün eşiğinde bulunan bir genç kadını, bir hastayı aramak zahmetinde bulunacak mısın?
Ağlıyorum… Hıçkıra hıçkıra ağlıyorum… Senin yokluğuna değil, ömrümün ‘’seni ne kadar sevdiğimi sana anlatamayacak kadar’’ kısaldığına ağlıyorum…
Bu amansız hastalığı şu zavallı bedenime reva gören Tanrı, elbette ki gereken tevekkülü ve tahammülü de esirgemeyecektir…
Sen ‘’SEN’’i esirgeme..! Başka hiçbir şey istemiyorum…
Ne bir söz…
Ne bir dokunuş…
:(
Şemsi BELLİ
……..