Şiirler SusarkenŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Biraz Eylül’e Vedâ
Hayal kırıkları nereden başlar biliyor musun? Sen’im dediğin herkesleşmeye başladığında O artık senin değil, Herkes’tir…
Susalım en iyisi biz şimdi
Şiirler konuşsun Farklı anlamlar yüklemeye çalıştığımız şu hayat Kaldıramadı bu hiçliği Bana yükleyelim Sen herkes olurken Ben hiçleşeyim Susalım… Şiirlerin zehrini içtikten sonra Tutunacak sağlam kapı kalmasın Çürük tahta hepsi Kapının yarısı tahtakurularının yemesi Yarısı çocukların gözlem yeri Tuttuğum elimde kalıyor Kapılar kapanıyor Susalım Elimizde, avucumuzda sıktığımız saçmalıklarımızla Acı çekerken tırnakladığımız avuçlarımız Ne zaman iyileşir? Hangi el ilaç olur avuçlarımıza Ellerimiz ayrı sabahlarken Susalım Bir şiir boşluğu kadar Bir elif miktarı nefes alışımızda Dört elif miktarı susalım İçimiz kan kusarken Biz kızılcık şerbeti diyelim Susalım Kanarken biz de kandıralım herkesi Herkesin sıradanlaştığı yerde Kimse bilmeyecektir kan kustuğumuzu Bu yüzden sustuğumuzu Susalım Elimizde kalan şiirlerimize ağlarken Okunmayacak, okunamayacak dizelerde Demlenen çayın bayatlamasına kadar susalım Susarken de özleyelim biraz Seni sonra da herkesi Susalım Uzaklaşırken Hayal kadar ulaşılmazlara Yıldızlara taşınırken Güneşten beslenirken En çok da şiirler zehirleşirken susalım Susalım Nasıl olsa anlayacak birileri yok Herkes birbirinin aynıyken Farklılaşmaya çalıştıklarımız için susalım Farkımız kadar Şiirlerimiz kadar konuşalım Şiir olsun dilimiz Şiir olsun öfkemiz ve adımız Susalım Hayat kaldığı yerden devam ederken Biz olduğumuz yerde kalalım Okuna her şiir terk ederken bizi Yazacaklarımızla kalalım *** Susuyorum Zehir zemberek şiirler kusarken Gidiyorum Ardımda yarım bıraktığım şiirlerimi bırakarak Hala inanarak Şiirlerin okunacağına Bir Ekim İki Bin On İki 17 20 Nevin Akbulut |
ahh kaç kere söyledim eksik kelimelerime
bu kadar susup...
harflerimi gün ortasın da şakağından vurmayın diye...
ahhh be nevinimmm bu kadar ses olma yüreğime...
yüreğin yüreğe bıraktığı vardır bilirim...
duyduğun her ses acı verir...oysa ben sana kıyamam...
susalım şimdi
dediğim gibi
zehir diye içtiğimiz şiirleri demlerken
vuralım günü tam ortasından...
sustuklarımızla konuşalım okunaksız düşler yazalım...
nasılsa sabaha daha çok var...
bugün o kadar çok saçmalayasım var ki hiç susmak gelmiyor içimden...
öpüyorum seni gül güzelim şiirin renginden...
daha saçmalamak istersem yine gelirim...
bilirim ! beni taşıyacak kadar derindir bu sular...
sığ larda kaldım kurtar beni be nevinimmmm :)))
amannn tamam tamam sustum :))
dur dur bişey daha...
seni seviyorum....