Esmer bir gül düşüyor her sabah alnımın kanatılmış kuşlarına.Bir martı sabahı dokunuyor ansızın saçlarıma, Çıkarıp atıyorum içime vidalanmış çığlıkları, Hey İstanbul bak yine ben geldim, Bir tren ıslığı sarılı boynumda, Bir kamyon park etmiş yanıma, Diz çöküp ağlayamam don Kişot akşamlarıma Ne varsa bulamıyorum gergedanlara ait bir şey Ayakkabımın içine sakladığım ayaklarımda Ya kırk bir kere maşallah, bir gecede bak ayağa Düşmüş memleket plakasına Allah senide kurtarsın hızara uğramamış Gardiyan bozuntusu. Şimdilerde omzumun üstünde bir fil horon tepiyor, Bu oyuncağı da nerden buldun diyor içimizden eksilmezken, Bisikletini hurdacıya satan çocuklar Bu şiirler beni kıyama çağırıyor Bir Filistin türküsü, Bir Afgan sabahı, Bir özgürlük meşalesi çeçenya, Hangi sokak başını sarmış salyangozlu düşler, Çok zaman geçmedi elbet Boynumuzu ipten kolyelerden kurtaralı, Ya bak, O mahmur cellât, Hala oturmuş, çam sakızından Çoban armağanından, Fırçasından, tuvalinden, Ölü adam resimleri çiziyor, Babasını savaşta kaybetmiş Çocukların düşlerine. Bir akşam geçiyorum İhlal ederek sınırlarını karanlığın, Bunu alışkanlık haline getiriyorum, Kronikleşiyor bende dört başı mamur sevdalarla Totemlere çatmak. İbrahim adına yıkmak istiyorum Tüm alaca karanlıkta siyatiği tutmuş putları Kim durduracak içimizde koşan namus atlarını, Dağların kanunu benim, zeval bizden sorulmaz Hüznüme mahpus topluyorum yağmursuz bulutlardan Bana aşkı öğreten asrısaadetten, Esmer bir gül düşüyor her sabah alnımın kanatılmış kuşlarına. |
İhlal ederek sınırlarını karanlığın,
Bunu alışkanlık haline getiriyorum,
Kronikleşiyor bende dört başı mamur sevdalarla
Totemlere çatmak.
...
çatmaya devam şair ....dize dize vurun ...
tebrikler saygılar