Hasretin Kuralı YokŞiirin hikayesini görmek için tıklayın kurgudur arkadaşlar:)
ve erkek gözüyle yazılmaya çalışılmıştır selam ile suna dudağında gâzel gece mey iken yazda acı kara ak bağlarımda bulandıkça ambere melanet gurbet her dem aynı renk gönülde çiğ gâm ki kardeş bağrıma ahu, figân yazgı kelamı dilimde bir yudum ay dolsa şu kadehe kurumadan devirde kışın tuzu neyleyim elem mevsimi lâtif hanede baharlı tütsü baba kokusu kavruldu küf sinede vuslattır kırık kanadımda kanayan zehri dolar eskidikçe zemheri yanar ocakta düştü köz yüz üstüne bahçede nar ağacıyken ektim umuttan vuslat döşüne damlası dallarımda gümüşten azap fide ana zârından kısmet hasret/göğüste derya boşluğu doldurur semaya bu dem ki;yaş bahar salında bu dem ki; yar sılada azık ettiğim avucumda bir tutam kaştır kalan güz/den bir buse namede saklanan taştıkça gözde nasır çarkında değirmenin kalınlaşır zehri öğütür böğrümü ateşlendikçe yürek yanıklaşır aydınlık geçilmez buğulu aynalardan ulu meşalenin yolu Blackless acıkara: bir çeşit siyah ekşi üzüm |
Ne çok olgunlaştırıyor insanı değil mi?
Bu imgeyi çok beğendim.