Işıklar sönmedensoluk soluğa bendeyim işte az yalnız kalırsam sizde gece dişli kanatlarını puslu karanlığa takmış, işini bitirecek belki kımıldayamayan canlının durup, ayaklarıma bakıyorum birbirinin üstünde birinin altta kalması gerek dik durması için sırtın bir elimin tutması gerek sanki ayağı tahtaravalli dengesi ille, kimsenin söylemediği sözleri ışıklar sönmeden önce yazmam gerek dalmadan sonsuz uykuya umutları taktım göğsüme bembeyaz karanfiller adının her harfini kutsal kelâm gibi yazdım yararak toprağın karnını gülümsesin istedim insan çözülsün o çetrefil düğüm ayan sendin geceyi değildin bir yıldız kayması ya da göz yanılsaması kaç kent ışıkla geçtin yolumdan daha bütün gecelerime yeter soluk soluğa sendeyim işte bütün yanlışlıklar insana özgü önce ilk adımı atıyorum, sonra ikinci başlıyor aşkla yürüyüş elma dolu sepetim çıktığım bahçeye yine döneceğim herkes gibi daha ne pıtıraklı yollarım var önümde kuyruğa girmiş pek çok insan her insan bir ışık ekliyor her ışık kaç insan 8. 4. 1987 / 20. 8. 2012 / Nazik Gülünay |
asık suratla bile bakmayalım onlara
anlamlıydı eserin yine
sağlıcakla