BİZİM ÖYKÜMÜZ - I
Akşamın yaslı karanlığında
Takılıp kalıyor gözlerim gözlerine “Biliyor musun aşksız ölesiye öpmüştüm seni Ne kadar da gençtim, Ağaçlıklardaki yapraklar gibi ağarmış saçlarım şimdi…” Hatırlıyorum Saydam bir buz altından dalışımı Yaşamöyküne O gün, kışın soğutucu soluğunda - Hatırlar mısın? Çatıların üzerine hıçkırarak yağan yağmurun Çamurlara bulanmış yolunda - "Kavrayayım mı seni ellerinden?" dedim Tepeden tırnağa - titreyek "Evet" dedin, "Ölüm ayırıncaya kadar" Kış yapraklarının yosun tutmuş bulvarında Sallanırken bir ağaç hemen yanımızda "Güneş açıncaya kadar - Kollarınla kavra." Şimdi İstanbul’da eski bir zeytin bahçesindeyim Kaldırımlar ikide bir tutuşuyor Kızıl saçların gibi / Her güneş batınca Kayıtsız, bir ışık gibi parlıyor gözlerin… Bak Bozuk kaldırımların üstünde fırfır dönen yavru bir kedi ile Meydandaki güvercinler Gürültülerini Avuçlarındaki altın kırıntısıyla gideriyorlar Ve denizin gizli ozanı - martıların Bedeni kar gibi ak Gözlerinde bir okyanus ışıltısı Kanatlarının üzerinde bir sevda türküsü var ! ! Cevat TOYDEMİR |