NEDEN
Nedendir, şu ayakkabımın bağcıkları –
Hep bir yolda çözülür, durur? Hangi zaman bizi sokacak, Şu saate doluşan tüm akrepler? Nedendir, bu bıkkınlık – Sürüklendiğimiz bir bedenden mi varolmuş, Bu ruhsuzluk? Doğruların düğümlendiği yerden mi – Türüyor, Bütün yanlışlar? Neden ağlıyor sanki insan acı duyduğu zaman, Şu gözyaşı, gözlerimizin kirini silmek için mi – İcat olmuş? Gören var mıdır ki – Güneş altında eriyen karın, Cehennem azabını? Niyedir, insanoğlu bu kadar gaddar, Neden aldırmıyoruz - Şu dünyanın canlı oluşuna? Ve kim bilmek ister tüm doğruları Tanrı konuşsa kimin umurunda? Peki, yoğrulmadan mı yaratılmış – Âdem baba, Neden kökünden sökülüp atılmış? Barış için midir, bütün savaşlar Peki, kimler yaşıyor hiç savaşsız? Neden yağmalanıyor ki, tüm ülkeler Dertleri, her yıl yeni bir harita – Basmak mıdır? Ne olurdu, savaşsız geçse bir gün, Kıyamet anında Can sıkıntısından mı patlar – bu dünya? Bitmeyen arızası neden şu insanın, Bütün derdi – Tanrı sorusuna mı odaklanmış? Ne olurdu ki, bir maymun yerine – Tanrı karışsaydı şu ruha? Niçin yılgın bu sonbahar, Peki, neden – Sararmış yapraklara kuşlar ağıt yakmaz? Ve nedendir – Göçten göçe giderek, her yıl Sevdiklerini terk ediyor bütün kuşlar? Neden gürler ki, şimşek ansızın Kaşlarını çatmış yeryüzüne neden kızgın? Bir gün için, kaç hafta çalıştın Bir bak, Bir ay için kaç yılın hebada? Neden gün olmaz gecesiz, Gecenin takipçisi midir – Gündüzün neşesi? Küskün günlerime – Takvimlerden bezenen şu özdeyişler Her günümü ne sanır, Yeni bir başlangıç yaptığımı mı? Ölüm müdür ki, en büyük amaç O zaman ne diye doğuruyor Bütün analar? Rütbem midir ki, şiir arası çizdiklerim Niçin böylesine – Yazdıklarımın ülkesi hep yetim? Karanlık odalarda mı yaşarız, her kış Peki, yaz ayları niçin kurak Ve de niye dışarı çıkarız? Ölmek mi dersiniz Tanrının bir yazım hatası – Oysa, Batan ve doğan güneşe, neden muhtaç şu dünya? Niye yağmur hüzünle – Gökkuşağı sevinçle yazılır, Hangisi diğerinden bağımsız olarak, ayrı varolmaktadır? ^ ^ Cevat TOYDEMİR |