ŞIRINGA
Gökyüzünün melekleri bulutlar
Yağmurun baki kaydırağında duraksamış Ve derinliklerde bir yerde Kraterin küllenmiş lavları canlanıyorken Sabırsız bir arı, bir çiçeğin rahminde Döllerdi: Yeryüzünün suskun acısını Filizlendiği an, güneşin sarmalı Bütün yakarışların, ufku En korkunç gecelerde – işlenmiş Dualarımıza… Şimdilerde, gözü fersiz Göçmen mevsimlerin, yağmur yükü Çatı katlarındaki yalnızlığın Terk edilmiş harmanlığından Dökmüş sisini kendi içine… Randevu vermiyor artık Karşılıksız – gözlere boşalacak o yağmur Ve hiç gebe kalmayacak gibiydi: Kardan adama – tüm bulutlar Yüz uyuşmalarımızdan – Çökmüş yatağın / Tartılırdı kâbusu Çırılçıplaktım ilk doğduğumda Dünü kendine eş edinen Yırtıcı bir rüzgârla buluşacak İnatçı bir yağmur, atıştırıyor durmadan Üvey ağaçlarının - kuluçkasında Sanki her aşk: Kendimizi yatıştırdığımız / Soyu tükenmiş bir şırınga… ! ! Cevat TOYDEMİR |