Denizler Ötesi Masal
masaldılar, yüksek bir yerden bakan
iki kişi, uykumuzdan gelmiş gibi bir fırtınanın ortasında gemiden atlayıp baygın bir denizde yolculuk yaptılar yüzdüler, yüzdüler su acı gök kocamış ve yorgun güneş yakıcı kainat sancılıydı yakamoz çok husursuz yüzdüler, yüzdüler ufuk çizgisinde, karanlık yüzünü gösterdi ana kara kafeslenmiş insanları görmenin ağırlığından evvel dans eden balıkların arasından geçtiler toprağın çağrısında, ten rengi kocaman boşluk vardı anlamın anlamsızlığında, takatsiz kalacaklarını bile bile kokusunu tamamlasın diye bir şiir çığlığın zamanına geldiler okuldan dağılıyordu çocuklar şanssızlığı kovalayan duaları onların boynuna asıp dalgınlıkların arasına karıştılar salınıp duran kentler kurgulanmış ifadesizliği taşıyan insanlar kımıldatılamaz bir mahzene şıkışmış ve sessizlik yemini etmiş eğreti ömürlerin gün ve gün yenileri eklenen acı ve elemin eriten tozuna bulandılar gölgeleri kendilerine dahi yabancı kemiklerine işlemiş maskeleriyle mezarlarına konacak kuşlar hatrına bile içlerindeki çocuğa gülümsemeyenlerin kararan ruhlarını gördüler bakışları gülleri üşüten gözlerin dibi kan yığınlarca hissiz kalp cehennemi seçenlerin üzerinde hiçliğin rengi simsiyahtı uykumuzdan gelmiş bu iki kişinin yürekleri bin pişman kadın, tenimden dökülsün masallar dedi, ağladı halbuki ağlamamaya en başta söz vermişlerdi adam tuttu kaldırdı kadını , çöktüğü yerden masal pis bir uğultudur hakikat senin gözlerindir dedi ve perdeleri çekti bak bu duvarlar önünde soyundular ayakları hala ıslaktı canları kızıllaştıkça kalp atışları çoğaltıyordu bir kelebeğin nefesini... |
sonunda kötü bi şey olacak diye dişlerimi sıktım
oh
my lady
ne güzel bitti
kelebeğe can versinler şimdi
gerisi masal olur ki...
...
NİLÜ' m, burada oluşun, her bir şiirinle nelere nelere dokunuşun şahane senin
İyi ki arkadaşım, dostum, can' ımsın. ÇOK SEVİYORUM SENİ...