SON/HAR
Gözlerim düşecek arkana
yağmur giyecek bakışlarımız kesilecek suskularımın dili sessiz harflerimle sesleniyorum sana yeni dillenmişken gitmelerin kurdurdu sesiz çığlığıma akreple yelkovan gitmenin izsizliğinde kaybolmak karışmak gittiğin adımlara savrulmak saçlarının arasında bakma içimde depremler oluyor Yitik bir türkü paslanırken dudaklarında en yitik yanını karanlığıma sakla kaybet yitikliğimi ellerini sür üşüyen tenime izsizliğin sürgün ayaklarıma bul beni bul yarınlarında yada en sus yanlarımı al yanına al yanına can al Ne acı anladım bu senede gelmeyeceksin desene yalnızlığa gebe kalacak senelerim çaresiz bir yoksunluk doğuracak akşamlarım hüzün mü giyinecek gözlerim geçmişim kayıp aramıyorum artık yarınım yarım kork benden kork sen baharı eteklerinde süpüren kadınım ek/siliğim, yarımı tamamla/yanım sönmüyor içime düşürdüğün kıvılcım sen güneşi ezdirirken tenimde ninni söylüyor yaralı yanlarım Olmaz hüzün yaslı artık saçlarım sen vuslata doyur yasaklarını yokluğun azap yüzümün çizgilerinden sökülüyor seneler ben bu kadar severken olmaz tutuşmuş kül rengi gülüşlerim derbederim aşkına düşkünüm, serkeşim, kelimelerin kaldırım taşı ağırlığında Yıkıldı dört duvar yalanlar üstüme sancılı dilim aklımla kör ebe oynarken yazgılarım sonbahar yaprakları döküldü kimsesizliğime gitmeler bir kurşun sessizliğinde son cinayetine soyunurken yapraklar bir mevsimi daha katlettiler Şarkılarımda hazan, Şiirlerim kefen giyecek Kızıla kesecek çimenler sensizce vurulacak düşen şimşekler dilimde silinecek adın gökyüzünün mavi bakışlarında kahveye çalacak mavi bakışların sokakları çınlatacak adımları sararan yaprakların soyunacak cinnetine yapraklar mevsimlerden küs mevsimi çiçekler küstüm açacak bedelsiz düşecek kıtalarıma şiirler Hadi susma vur çığlığını iki mavi ortasına dilinin uçunu yakan bir ayrılık hikayesini anlat beşikteki bebeğe istersen her dileğinde ölüm dile benim adıma şimdi seni kendi silahınla vuruyorum söz verdim sessizliğime artık senden vazgeçiyorum |