Ben aslında ayakkabısı altında delikleriyle çöplükten kazananlar da biliyorum Çöplük bile çok genel bir kavram olmalı mahalle aralarımızda, Meydanlarda, şehirlerde, ülkemizin tam orta yeri belki de İstanbul’da!
Neyse işte, Kırşehir’de mola vermiş otobüsün en arka koltuğundan kalktım da Dışarı çıkıyordum şimdi: Saat sıfır iki elli beş!
Dünyada sekiz kıta varmış bir zamanlar. Hani bir toprağın ayrılmaya başladığı ilk yıllarda, Daha serçe parmağını bilmediğin Gözlerinden akan yaşları kayıt altına tutmadığın fotoğraflarda.
Paramparça değilmiş o zamanlar şehirler. İnsanlar bir ara, ezilmeden, ezmeden de yaşarmış, Gülücükler varmış, toprakla yıkanmış yüzlerde, Ağlarken bile, kayıtsız kalmaz imiş gök analara, Büyük değilmiş o kadar da hayalleri, Bir kap çorbada nice mahur besteler çalınırmış.
Gün gelmiş hatırlamış bazıları gerçek hikâyelerini Kabili olmuş obaların, kitaplar gibi toplu yakılmış saçları. Hiç geriye dönebilecek umut bırakmasızın Elleriyle şehir şehir, gözleri kana buladıkları mevsimler yaşanmış.
Şimdi nereden bulup da, bunları söylüyorsun diyeceksin Bir Yunanlı yazarın söylediği son sözlerdi esasında bunlar Her bir insanında sonuna ’polis’ getirilebilecek seksen sonrası gibi Biraz da bize benziyorlarmış açıkçası. Sır vermiş de, bir türlü gülümseyememiş yazar Kaç unutulacak yazar, güler ki ölmeden demiş!
Çektim o güne kibritten en ıslak bir çöp Çöp olmayı kibrit taneleri neden hak eder diye de düşündüm, Sigara titrerken iki parmağımın arasında Tellerin arasında yürek titreten mızrap gibi halime yandım.
Dünyada sekiz kıta varmış bir aralar Ah davul sesli yürek sarsıntım, Bir kıta eksik olursa olsun, nasıl olsa yaşıyoruz da deme! Bir kıta bir çocuk demek, bir anne için sekiz çocuğu da, çocuk!
Şimdi buğdayına zam gelmemiş Yozgatlı Cemil’in hüznüyle Kendi dergâhımda erenlere selam vereceğim. Posası sarı ineğe, tasası bizim Aslı ile Kerem’e Mecnun şimdi Leyla’ya ağladığı günlere üzülmek de! İstersen sen de gel, Tabanı delik pabucun Ucu körermiş kalemin Ağarmış saçların Yanmaya yakın kalbin ile!
Sekizinci kıta olmaya söz verdik biz ‘kâlû belâ’ da Olmazmış, yalanmış diyenlere aldanıp da, Yaradılanı inkâr etme!
-Sayın hüzünbaz ehli sakinleri Kelamınız gökte uçmaya hazırdır, lütfen hayatta ki yerinizi alınız. İyi gülölüşler dileriz, Sevgiler ölmeksizin!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Gülölüş şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Gülölüş şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
adamım bazen korkutuyorsun beni...ben yönetici olsam hiç uğraşmam günün şiirinin birini sana ayırırım ama böylece haksızlığı kayırırım, doğru olmaz, evet haklıyım.:) mükemmeldi....
başlık zaten oku beni diye haykırıyo usta:)
değdi vesselam..
değerli kaleme sevgim ve saygımla..