Yürek Dolusu; KAN !...
Sen beni ne zaman terk etsen; Çocuk olurdum,
Minicik elleri olan, suçlu bir kız çocuğu… Babamın ellerimden tutup da okula götürdüğü an’lar gelir aklıma Sonra bir gün beni ve annemi sahilde unutup, vapura binip uzaklaştığı gelir.. Eve geç kaldığında korkup, ağladığım geceler gelir aklıma… Ben seni hep böyle korktum kaybetmekten…. Sana bir kız çocuğunun babasına olan Düş’künlüğü kadar Düşkündüm en az, Ben terk edilmeye çocukken başladım, Her şeye geç kaldım da, terk edilmelerim hep erkenden oldu. Seni bana yaklaştıran zaman, aynı hızla da uzaklaştırdı… Kilometreler değildi aramızdaki; Senin gidişindi… Her şeyini bırakıp da gitmiştin… Sen terk edince çocuk oluyordum, Sıcacık sobanın arkasına geçip gizli gizli ağlıyordum, Ben çocukken öğrenmiştim kimseye göstermemeyi gözyaşlarımı Ama onları bile saklamadım senden, onları bile sen gördün sadece… Sen her şeyimi bu kadar bilirken, ben kendime nasıl tanıdık olurum şimdi? Bu kadar Sana’yken, kendime nasıl kalırım?... Yalnızlıklarım hep kahpe, hep sahte Sürgün, kaçak yaşamak gibi sensizlik… Düşlerimde bile yalnızım artık ben, düşlerimde bile üşüyorum Dizlerinde uyumama izin vermedi sabahlar, Daha fazla kokunu içime çekmeme izin vermediler Ben de boş şarap şişelerine yürek dolusu kan kusuyorum… Tüm yalnızlığım tepeden tırnağa kadar, Sensizlik diz boyu, Topuklu ayakkabılarımı giyip, dolaşasım var bütün sokaklarda, Ve yığılasım var ilk karşıma çıkan çöp konteynırına, Gidişin bu kadar kirlettiyse Ruhumu, Gelişlerin de temizleyemez artık tenimi, Dizlerinden yırtılmış, kanadığı için tenime yapışan çorabım gibi bu günah, Çeksem kanatıyor, bıraksam pis duruyor… Küçükken de böyleydim ben, Düşer, hep dizlerimi kanatırdım, kan dizlerimden aşağı akar, Annem kaynar su yapar, yaralarımı temizlemeye çalışırdı. Bu kadar basitti her şey, biraz ağlardım, uyuyunca geçerdi Şimdi ne iyileştirir beni? Hangi kaynar su temizler senden kalma yalarımı? En iyisi bırakayım, kan tutsun beni… Her yer kırmızı olsun…. Üç-Mart-İkiBinOnBir*11:30 Nevin Akbulut |