El-Habîr
Dilediği şey ile dilediği şeylere,
“hıbra” sahibi denir, o haberdar eylere. Denenmeden sonraki gerçekleşen ilimle, İmtihan edilmekte, kim bilir kim kiminle? Gerçi ki cenabı Hak, bunu önceden bilir, Kulun bunu bilmesi, sonra, ahirden gelir. Hakkın yarattığına karşı kesin delili, Ancak imtihan ile müreffehi sefili. Nerde iddia varsa, orada deneme var, Bununda neticesi, hak edişince kadar. Bir insan kendisini bir şeyle nitelese, İmtihana maruzdur, ne kadar ötelese. Mutluluğa ermenin gösterirken yolunu, Yapmadığı şeylerle, suçlamaz bir kulunu. El-Habîr olan Allah, önceden haber verir, İşler ve sonuçları, bunun ardından gelir. Her nesne bir münadi, her biri ayrı ulak, Duyar, icabet eder, söze müşteri kulak. Sağır mı kulağımız, duymadık mı haberi, Nefislere zulmettik, ta Âdem’den beri. Emriyle muradını bir ede yüce Rabbim, Duyurmazsa duyamam, duymak değildir haddim “Duyduk ve itaat ettik” diyenlerden eylesin, Can kulağını açıp, cümlemize söylesin. 19.02.2012…Mustafa Yaralı |