KARIŞ YERE, HÂKÎ OLKalmak istersen kulun nazarında hep baki Erdemli bir insan ol korun hep edebinle Ey, taşırken küpleri içmeden damla, saki Nasıl rahat durursun kanındaki debinle Kuş uçar daldan dala uçamayan budala Sen de kanat takarak gelip de kon bu dala Dayandığın meşakkat evsafını ruhunun Elbette gösteriyor; başka şeye ne hacet Sakın nefse kapılıp sürüngen güruhunun Arasına girme ki, ağlamasın sana cet Maksadın halis olsun; özenli ol, rikkat et Büyükler içindeyken haddi aşma, dikkat et Hünkârımız demiş ki; elin, belin ve dilin Ya seni nura atar ya da ateşte yakar Gösterişine uyma aldatan her sefilin Çalışıp kazandığın emeğin ele akar Her söze boş gözlerle sakın ha bakıp geçme Dünyanın zevklerine kapılıp zehir içme En önce, “illa edep” diye Allah’tan talep Ederken, edebinle Hakk dostunun dostu ol Azgınlara baş olma bak orda durur Halep Arşınlama yolları, iyilerin astı ol Ne gülü yol dalından ne de ağlat bülbülü Mevsimi geldiğinde seyret lale, sümbülü Yanından geçiyorken ehl-i iman insanın Nurlu yüzüne bakıp dersin; " bu adam arif" Aldanıp da takılma peşine kötü sanın Hem oturup, kalkmanla, hem sözünle ol zarif Tevazuun çok olsun karış yere hâkî ol Ardında söylenenle dostum sen hep baki ol -Yol yordam bilmeyene güzelliği tarif et Yontarsan kabalığı kazanırsın marifet- Güneri Yıldız (Elazığ, 13.02.2012) |