22
Yorum
28
Beğeni
5,0
Puan
3111
Okunma
Yumulmuş göz, solmuş çehre
Bitmiş hey/can; budur resmim
Baykuşlarla meskûn şehre
Sürülmüşüm, titrer cismim
Bu karışık ortamda aradan sıyrılma zor
Yelkeni şişirmeden karadan ayrılma zor
Zaman budalalara sunar olmadık fırsat
Bilmez, görmez çokları, yapamaz kârlı hasat
İşte bu meyandadır, sizlere tek tavsiyem
Kaçırmayın sakın ha elinize geçeni
Alın, satın, harcayın; kimseye olmayın yem
Varsa cepte akçeniz çoğaltın yeni yeni
Uğradığınız nice mekânlarda saygıyla
Karşılanır iseniz beni unutmayınız
Ve yüze gülenleri göstermelik yargıyla
Söylenen o sözleri sakın ha yutmayınız
Her dem büyük dikkatle ve daima teyakkuz
Halinde kalınız ki yaşayasınız zinde
Yaptığınız işlerde kârınız onda dokuz
Olmalı ki mahkûmluk çekmeyesiniz Çin’de
“Çin de ne?” Demeyiniz; “Çin” burada bir teşbih
Sen çalış ve çabala eller yesin demektir
Benim sözlerim size olsun hayati tembih
El üretsin, siz satın; demeyin bu emektir
Uyanıklık bu çağda gerekli bir meziyet(!)
Çalışmaksa ahmaklık(!); o, sizden uzak olsun
Unutmayın yapmayız kimseye de eziyet
Biz düşmeden ellere kurulan tuzak olsun
Ve benden sonrasında daha sağlam ve emin
Ayaklarla varınız gelenleri de alıp
Kanat altlarınıza bu işe edin yemin
Sakın ha atlatmayın ikilemlerde kalıp
Her yeni değişimde geride varisleri
Doğrulardan seçerek çok iyi yetiştirin
Onların yollarına çıkacak tüm sisleri
Dağıtarak el verin kolları bitiştirin
Eh, şimdilik bu kadar; tutanlara bu sözde
Ne kadar fayda vardır gördüm parlayan gözde
Her nefeste üç adım, her adımda bin metre
İleri gideceğiz el gider milimetre
Nefs başı belaya iter
Ateş söner kurur deniz
Mal vaktinden evvel biter
Ah! Kumarcıysa dedeniz
(Aralık 2012 / Elazığ)
Güneri Yıldız
5.0
100% (28)
Cevap Yaz