“Gelip geçmiş an ve mazi küçük-büyük iz bırakmış Dünümüz-bugünümüzde Çıkmaz-solmaz boyalarla Acı-tatlı giz bırakmış Onlar kimler? Bilemedim”
*** Nice ayaklanmalar çıkardım içte (ye)nice Öldürüp hücreleri bir bir çoğaltırken yenileri Kâh kendimi idama götürdüm; nefse uydum Kâh ardımda ağıtla ağlayan sesi duydum Sorumlusu kendimdim Bizzat şu ellerimle aldım kendi canımı Yolladım tereddütsüz ilk keşfi yapmış gibi Girip de çıkılmayan derin kuyu dibine Uydum ayaklarıma Aklımla yer değiştiren hislerin arkasından Artan korkularımla güm güm heyecanımı Bastırırım zannıyla Gittim gittim özümün üstünde yürüyerek Öyle işte… canice…
***
Gerçekleri söylemek dindirmekmiş isyanı Yanardağ ağzı olmuş bir yanıyla yüreğim Vesveseyle öteler… ruhsuz eder ruhumu
İşte nemli havanın çökmesi gibi yere Görmedim gösterilen gerçeği; göğsümü gere gere Yanlışı gidermeye yüzbin yanlış yarattım Öyle büyük kötülük yaptım ki hesaplanmış Evvel-ahir arası sermayeden yemişim… Meğer ben ruh yoksunu halkaya üyeymişim
Günü, hesapçıların sunduğu formüllerle… Yedi bilinmeyenli cebir denklemleriyle Düzeltmeye yeltendim; çözdüğümü düşündüm Fakat sonuç yanlıştı…
***
Tercih meselesi mi kompleksleri saklamak Göstergesi böyle mi olmayan yiğitliğin Korkaklığı saklayıp dengeyi savsaklamak Şimdi değil mi ayıp...
Tecrübe edemedim bir anlıktı geldi, geçti… Duyduğum öfke o an kendime dalarcaydı Uyandım rüyadayım Kafam kumda Meğerki Bayağı açıktayım…
İntikama güdülü onca yıl şartlaması Görmeme engel olmuş saf, yalın gerçekleri
Bencillik mi aklımdan geçirdiğim Olmayan şöhret miydi vicdanımı körelten Algı yanılsaması uhdemde iskân eden Sordum bazen bağırıp (sessizce bazı zaman) Duvarlara… Sesimdi geri gelen Sesimdi akıl çelen
O zaman da kendimi benzettim yılanlara Hani sürüngen var ya…; hani fısıldıyorlar Yıldızlar var göklerde…; hani ışıldıyorlar Yanıp yanıp sönüyor…; yani kımıldıyorlar Derken vakit doluyor boşluğa düşüyorlar… ***
Hem uzun hem de kısa algıyla alakalı bu yolda Yaparken hamaliye ruh ve beden Baskısı arasında düşündüm:
Sızıntı yapan testi omza yükmüş boş yere Bir damla içmek için arandığımda gördüm Suyu, önüne katmış sürüklüyordu beni Daldan dala Halden hale Geçirip akıyordu
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Keşkelere sığınmadan bunları daha önceden kestire bilme yeteneğimizi tersine işletim sonrada pişmanlıklar ve keşkelre bırakmadan anlaya bilseydik değerli hocam çok anlatmışsınız..Allah Cellücelali hepimize akli melaikelerimizi doğru yolda kullanan kullarından eylesin dilerim..Selam saygılarımlasınız
Yine farklı,derin,muhteşem ve düşündüren bir şiirdi üstadımızdan.Tüm söyleyebileceklerim dile gelmiş dost kalemlerden bana da sizi gönülden kutlamak kalmış Güneri hocam Tebriklerimle saygılarımla.
Hem uzun hem de kısa algıyla alakalı bu yolda Yaparken hamaliye ruh ve beden Baskısı arasında düşündüm:
Sızıntı yapan testi omza yükmüş boş yere Bir damla içmek için arandığımda gördüm Suyu, önüne katmış sürüklüyordu beni Daldan dala Halden hale Geçirip akıyordu
usta kalem veciz şiirine mecazi manalar yükleyerek, aslında günümüzdeki güncel gelişmelere atıfta bulunmakta. sanırım yanılmadım. zarif ve inceden eleştiri var kendini yüksekte gören kullara... kaleminiz daim olsun
"Eskiler gelecek olanlara, söylenmedik bir söz bırakmadılar." dese de, şairin ruhu giderek incelmekte. Yeni bir günün ağarmasıyla gün yüzüne çıkan taze mısralar, şairlerin hâlâ nefes almaya devam ettiğini gösteren en büyük emare olsa gerek.
bazen sorarlar şiirin iyisi varmı kötüsü kadar ....duygunun kötüsü olmaz teknik çalışıldımı zaten şiir şairin avuçlarınmda uçup okuyucunun diline yüreğine konar ben çok zamandır sizi okurum severek...bu şiiriniz bambaşka bir şeydi soluk almadan okudum ...alkışladım kaleminiz hiç susmasın susmasınki bizde şiir okuyalım diyorum saygılarımla zaralıcan
Değerli dosttan ibretlik dizeler herkesin bir hisse alacağı değerli dost her hayat bir aynadır aslın da ve her bakan kendi hikayesini bulur kimi kendi karanlığında kaybolur kimi cennete açılan kapıda bulur..
İnsan en çok kendinden buluyor, güzellikleri ya da çirkin olan şeyleri. Kendi içimizde arınmalı p'aklanmalıyız önce. Kendimizi çözersek sanıyorum, başka düğümler daha kolay açılır.
tebrikler gönülden,
selâm ve saygılarımla..
glenay tarafından 3/26/2014 1:53:53 PM zamanında düzenlenmiştir.
topluma hitap görevi duygusu bir şair için elzem ve şart olan bir durum bu görevi yapabilenler şairdir ki sende onların başlarındasın dost kutlar sevgiler sunarım..
'' SUSANLAR GERÇEK SUÇLULARDIR; GÖZLERİNDE KORKU ,Gönüllerinde perde oldukça'' demişti şair. Yaşama teğet geçmeyen dokunuşlarla ne kadar çok şeyin altını çizmiş Güneri dost.Şiire kesti yüreğim
"İnsan ne yaparsa kendine yapar demiş" kısaca üstad. İyide demiş zira okuyanı derin düşüncelere sevk eden duygular gizlenmiş satır aralarına. Her dem yazdığı okunan ve okuyucuyu muhasebeye sevk eden dizeler vardır üstadın sayfasında. Yürek sesinizi kutladım değerli hocam. uzun sayılabilecek bir aradan sonra tekrar "merhaba"...
HUŞU İLE OKUDUM ŞİİR ÇOK GÜZELDİ VE FİNAL HARİKAYDI. ÇAĞLAR VARMIŞ... ALLAH İNSANLARI YARRATI VE HERŞEYİDE ÖĞRETTİ... GERÇEKLERDEN KOPARILAN İLİM, DOĞA GÜCÜ ALTINDA GERÇEKLERDEN KOPARTILIYOR. DİNDEN ARINDIRILAN İNSAN, NASIL BİR İNSAN OLUR?... BU ÇAĞLAR SAPLINTISINDAN BU İNSANLIK NASIL KURTULACAK... ÇOK FAYDALNDIM ESERİNİZDEN HOCAM KUTLARIM SELAMLAR, SAYGILAR, SEVGİLER.
Hem uzun hem de kısa algıyla alakalı bu yolda Yaparken hamaliye ruh ve beden Baskısı arasında düşündüm:
Sızıntı yapan testi omza yükmüş boş yere Bir damla içmek için arandığımda gördüm Suyu, önüne katmış sürüklüyordu beni Daldan dala Halden hale Geçirip akıyordu
Merhaba,
Aynaya bakınca bir korku yoksa bakışlarda bu iyiye işarettir.
Sağlam kaleme teşekkür ediyorum saygılar.