Hâlâ Aynı
sarsıcı bir sabahtı
kendimi sende unutmuştum üstümüzden geçen bulutları bile öyle özlemiştim ki... kaygılı bekleyişler bitti zaten beklemiyorum da artık beklenmeyecek kadar güzelsin mutluyum varlığınla... sakallarım ağardı yüzüm kırış kırış daha koyu akşamın rengi yağmurun anlamı ağır üşümekten korkar oldum ama portakal çiçekleri hâlâ aynı güzel kokuda... aşk demeye dilim varmıyor özlüyorum diyorum saçlarının uçuşunu yüzündeki çocuksuluğa gülüyorum diyorum kırlara çıkmak istiyorum yanak yanağa hastalanınca ellerini tutmak birlikte yüksek sesle konuşmak sokaklarda aşk dersem kalamam ayakta... korkulu bir bebeği kucaklıyorum taç yaprakları kirli bir papatyayı okşuyorum duru bir şarkı söylüyorum kuşlara kimsenin yürümediği yolları avutuyorum aylak aylak park sakini ihtiyarlara çaylar ısmarlıyorum bu dünyanın bütün denizlerini görüyorum rüyalarımda çok özlüyorum seni... kağan işçen... |
gülüşünü özlemek
özlemek ve yanında bulamamak
bizi aşan özlemlerle yorulmak
içtendi çok içten
iyi geceler