Şehrim İstanbulGünün ilk ışıklarında dokunuyor tenine Asude bahar ülkesi Gülleri aşarak mı geldim Şimdi güzel bir müzik olması lazım Üstadın dizelerinde Seni anlatıyor sesime değen sesiyle Eyy aşk ustası, Eyy sevgi ustası, Dudaklarının kıvrımında doğan güneş Efil efil esen rüzgâr Bülbülün goncaya dile gelmesi Senin dizelerinde şehrimi yazsam olmaz ki Boğazda gemicilerin nidalarıyla "iskele sancak" deyip palamarı bağlarken Herkes sevdiklerine ulaşma telaşı, heyecanı Bende sana seslenişlerin adımlarını atıyorum Eyy aşk şehri, Eyy sevgi şehri iki yakandan da Erguvanlar utanır balıkçı oltalarına düşerken Papatyalar gibi zarafet, saflık Masumiyet Güvercinler En kutsal yeri… Dile illa ki bir dilek camilerinde Gündüz sefasında, Akşam sefasında, Kimi zaman bir fısıltı ama kesintisiz, aşk, Bir şiir, bir deneme, bir haykırış bırakır Kanlıca’nın sırtlarında satırlara ‘’Tatlı bir huzur almaya mı geldik kalamıştan’’ Ne güzel Marmara seni çiziyorum sırtımı verip Gelmişken şu hergele martıları da çağıralım Bu sefer kışkırtıcı asılacak tuvalde Zümrüdü Anka kuşu Tüm yollar sana, seni gösteriyor Üstadın dizeleri gibi usta değilim seni yazmakta Gözlerimi sana kilitleniyor eyy boğaz Kocaman gökyüzü Bulutlar Uçurtmalar Kuşlar Vapurlar Konaklar Tarihinle tatlı bir kıskançlık bırakıyorsun Âleme Seni bilmek seni görmek ve seni yaşamak Yetiyor bana .... Şehrim İstanbul Ümmühan YILDIZ |