Ey Melik’in mülkünde destursuz gezen densiz! Ömrün hevâ örsünde, elde kalan âna bak Ne doğumun tesadüf, ne varlığın nedensiz Kaldır da bir başını Âşiyân’dan yana bak!
Hitapsa beklediğin gelmek için kendine Bir lahzâ soluklan da kulak ver en son dîne Bilal ezan okurken, gül kokarken Medîne Zifirden filizlenen, güne doğan tana bak!
Düşün, ahenk içinde şu koca kâinatta Hep Mühr-ü ilâhî var, dört mevsim her sanatta! Tereddüde düşersen ikrâra kanaatta Damarda seyr-ü sefer, câna cevher kana bak!
Secdeleri zül sayıp "payitahtım var" deme! Hakka ahdinden cayıp "zevk-ü sefâ kâr" deme! Nankörlük etme ayıp, şeytana hünkâr deme! İbret al Firavun’dan, kaçınılmaz sona bak!
Zirveye tırmansan da mağrur, kendinden emin Vuslat için gün sayar bastığın rûy-i zemin! Son nefesle çözülür mahiyeti gizemin Yar toprağın bağrını taze denen tene bak!!!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
* ÂŞİYAN'DAN YANA BAK! şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
* ÂŞİYAN'DAN YANA BAK! şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.