ayaz
.
bu günlerde söküp atan menteşeleri bedenimden ruhum çıplak ayaklı -kontrol kaybına uğrayan çocuğun birine ait olamayacak kadar kendine ait sessizliği reklam arası film fragmanları gibi hayat siyah beyaz kapatın gözlerinizi en sonunda der anın şiddetli travmadır bir türlü soramadığınız çünkü çoğu böyledir ne ölümü tartışabilirsiniz ne de aşkı bazen bir şiir okur bazen şiir olursunuz geniş zamana sıkışan dar hayallerinizdir ana yurdunuz yurtsuzsunuz uçurumun buzul korkulukları -kumlu camlar benim nefes soluksuz seyirci bir şehrin gözyaşı düştü avuçlarımıza acılarımızı yüklenip göç vakti erince gitmek mümkün müdür ¿ |
Bir başkasının gücünü düşnü içine alır şehirler ve şehirlerin barındırdığı insanlar... İçe alma bir başkasının gücünü,etkisini içe almadır hem de bir tür saldırganca tavır ve doyumdur. Bu kerre, dürtüler kontrol edebilse dahi reflekslerin ötesinde bir ihtiyaç duyulmaktadır. Bu ihtiyaç varoluşsal düzlemde tahayyül edilebilir... Böyle bakarsak sonsuz yalnızlıktan kurtulmak için, yapıp ettiklerimizi gözleyen,üzüntülerimizi ve sevinçlerimizi paylaşan,kendimizi onun bakışı üzerinden var edebildiğimiz içsel bir imgeye ihtiyaç duyarız.
Ruhsal acıyı anlayabilmek ve dindirebilmek ancak duyguların dışa vurumu ve bununla bağlantılı ifade eylemının gücündedir.
Emeğinize sağlık, yeni kelimelerde buluşmak dileğiyle